"uyarmak için" - Translation from Turkish to Arabic

    • لتحذير
        
    • لأحذرك
        
    • لتحذيرك
        
    • لتحذيرهم
        
    • لأحذركم
        
    • لتحذيرنا
        
    • لتحفيز
        
    • للتحذير
        
    • لتَحذير
        
    • لتحذيره
        
    • لتحذيري
        
    • ليحذرنا
        
    • تحذيري
        
    • يحذر
        
    • ليحذر
        
    Gemiyi uyarmak için çok geç Atış menziline girdiler bile. Open Subtitles لقد فات الأوان لتحذير السفينة.إنهم بالفعل في نطاق اطلاق النار
    Gemiyi uyarmak için çok geç Atış menziline girdiler bile. Open Subtitles لقد فات الأوان لتحذير السفينة.إنهم بالفعل في نطاق اطلاق النار
    Ve seni uyarmak için buradayım, Oğlak nerede kaldığını biliyor. Open Subtitles و إنني هنا لأحذرك , كابريكورن يعرف أين تمكث الآن
    Dans pistine koştum, sakın gelme diye uyarmak için ama seni göremedim döndüğümde ise o adamları mavi Ford'a binerken gördüm. Open Subtitles ركضت مسرعة الى قاعة الرقص لأحذرك ألا تأتي، لكني لم أرك، فعدت، ورأيت أولئك الرجال يركبون الفورد الزرقاء
    Diğer Üçboynuz lar ile beraber olabilirdim, ama seni uyarmak için geri geldim. Open Subtitles أنا يجب أن أكون مع ذو الثلاثة قرون الأخرون لكنى رجعت لتحذيرك
    Hainin onları uyarmak için sıvışması gerek. Open Subtitles الخائن يحتاج للتسلل للخارج لتحذيرهم.
    Binbaşı Henry çiftçileri uyarmak için bir devriye çıkardı. Open Subtitles الرائد هنري يقوم بدورية لتحذير مربي الماشية
    Ama oraya kralı uyarmak için gitmeliyim. Open Subtitles لكنك تعرفين ، يجب أن أذهب هناك لتحذير الملك
    Sen okuldaki çocukları kar tatilleri ve benzeri şeylerde uyarmak için tasarlanmıştın. Open Subtitles تم تصميمك لتحذير الطلاب الصغار من الثلوج وما شابه.
    Seni uyarmak için çok gecikmiştim. Open Subtitles لم ادرك ذلك حتى اكتشفت ان الأوان قد فات لأحذرك
    - Bak, seni buraya uyarmak için getirdim. - Uyarmak mı? Open Subtitles انظر أنا أحضرتك هنا لأحذرك - تحذرني؟
    Seni uyarmak için arıyorum. Open Subtitles أنني اتصل بك لأحذرك
    Seni uyarmak için geçen gece ahıra gelmiştim. Open Subtitles نعم جئت للحظيرة تلك الليلة لتحذيرك من شئ ما
    Seni uyarmak için geçen gece ahıra gelmiştim. Open Subtitles نعم جئت للحظيرة تلك الليلة لتحذيرك من شئ ما
    Ailesini uyarmak için aramaya çalıştım. Open Subtitles حاولت الاتصال بوالديه لتحذيرهم
    Ben sizi uyarmak için buradayım. TED أنا هنا لأحذركم. وظيفتكم حل المشكل.
    -Evet, görünüşe göre balinalar bu görüntüleri bizi uyarmak için kullanıyorlar. Open Subtitles ألم يكونوا يفعلون ؟ لا لا ، يبدو أن الحيتان قد كانوا يستخدمون الصور لتحذيرنا
    At türlerine doğum kasılmalarını uyarmak için kullanılır. Open Subtitles والذي يستخدم لتحفيز الولادة لدى فصيلة الخيول
    Ucu ucuna kaçtım ve sizi gelen tehlikeye karşı uyarmak için buraya geldim. Open Subtitles أنا بأعجوبة نجا وجاء هنا للتحذير من الخطر القادم.
    Max Brenner bunu Almanları yaklaşan felakate karşı uyarmak için çizdi. Open Subtitles ماكس برينر رسمها لتَحذير الشعب الألماني ما هو آت
    Ateş etme ki onu uyarmak için bir fırsatın olsun. Open Subtitles لا تطلق النار وسيكون بإمكانك الحصول على فرصةٍ لتحذيره
    Tüm yolu beni uyarmak için mi geldin? Open Subtitles وانت جئت كل هذه المسافة إلى هنا لتحذيري ؟
    Bedenlerimiz bizi tehlikeye karşı uyarmak için acıyı hisseder. Open Subtitles جسدنا يشعر بالألم ليحذرنا من الخطر
    Ama senin beni uyarmak için gelmenden çok çok etkilendim Open Subtitles ولكنيكنتمندهشةجداً... من إصرارك على تحذيري
    Belki de ailemizi uyarmak için önceden haber verebilirdi. Open Subtitles ربما من الافضل ان يخبرنا اولا لماذا لم يحذر جماعتنا
    Tüm bakanlarını, dünyayı Himalaya buzullarının erimesiyle ilgili uyarmak için Everest'in üs kampına kadar götürmüştü. TED ذهب مع جميع وزرائه لمعسكر عند سفح جبل إيفرست. ليحذر العالم. بأن الأنهار الجليدية بجبال الهمالايا تذوب.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more