Hikâye 50 küsur yıl önce, ABD hükümeti foto keşif uydularının ilk jenerasyonunun ortaya çıkmasıyla başlıyor. | TED | القصة تبدأ منذ أكثر من 50 عاما مع إطلاق الجيل الأول من أقمار الاستطلاع للولايات المتحدة |
İnsanlık tarihindeki dünya gözleme uydularının en büyük takım uydusu ve onlar değişen dünyamız hakkında tamamen radikal yeni veri kümeleri sağlayacaklar. | TED | إنها أكبر كوكبة أقمار لتصوير الأرض بالتاريخ وستوفر مجموعة بيانات جديدة تماما عن كوكبنا المتغير |
Kuvvetle muhtemeldir ki, Jüpiter'in büyük uydularının oluşmaya çalıştığı bütün bir taşıyıcı bantı vardı. | Open Subtitles | ومن المحتمل أن المشتري كان لديه حزام ناقل من أقمار ضخمة كانت تريد التكوّن |
- Onu Nibia'nın uydularının Antares Maelstrom'un ve hatta cehennemin ateşinin etrafında kovalayacağım ta ki işini bitirene kadar. | Open Subtitles | سوف أطارده حول أقمار "نيبيا" و حول دوامة "أنتاريس" و حول لهب الهلاك قبل أن أتركه |
Genellikle öncül olarak amonyum perklorat üretilir yörüngeye yerleşecek donanma uydularının fırlatılmasında kullanılan yakıtıdır. | Open Subtitles | يُنتَج عادة كبادرة لتحضير ملح "الأمونيوم" وقود يستخدمه سلاح البحرية في إطلاق أقمار صناعية إلى المدار |
Tahminime göre, dün yörüngeden çıkardıklarıyla aynı özelliğe sahip Kalkan-1 uydularının peşinde. | Open Subtitles | بتخميني، لقد جاء وراء أقمار (الدرع) الصناعية. نفس النوع الذي دفعوه خارج المدار في الأمس. |
GPS uydularının sihri, Nate. | Open Subtitles | هذا سحر أقمار تحديد المواقع |
Galileo'nun Jüpiter'in uydularının olduğunu keşfetmesinden bu yana gök bilimciler Jüpiter'i ve uydularını gökyüzünde şaşmaz bir saat olarak kullanabileceklerinin farkına vardı. | Open Subtitles | منذ اكتشف "غاليليو" أن للمشتري أقمار ادرك الفلكيون أنه بإمكانهم ...استخدام المشتري وأقماره كساعة فلكية دقيقة |
Arbalet, lazer silahlarıyla donatılmış ordu uydularının toplamıdır. | Open Subtitles | (النشابية) هي عبارة عن مجموعة أقمار صناعية عسكرية مزودة بأسلحة إشعاعية. |