"uykusuna" - Translation from Turkish to Arabic

    • سبات
        
    • السبات
        
    • للسبات
        
    • نومه
        
    • لمثواها
        
    • غفوة
        
    • بسباته
        
    • البيات
        
    • يبيت
        
    • القيلولة
        
    • تبيت
        
    • سُبات
        
    Fakat farklı bir cevap, farklı türde bir cevap, aşağı yukarı iki bin yıllık kış uykusuna yatmış, son zamanlardaki en büyük başarıya sahip bir cevap. TED لكن إجابة مختلفة، نوع مختلف من الجواب، بقيت في سبات عميق ما يقارب 2000 سنة، حققت نجاحا كبيرًا مؤخرًا.
    Bir kez daha, ağır ağır ormana doğru hareketleniyor uygun bir barınak aramak üzere soğuk ve karanlık aylar boyu kış uykusuna yatabileceği. Open Subtitles مرة أخرى بتثاقل نحو الغابة بحثا عن ملجأ شتوي مناسب ليدخل في سبات خلال الفصل البارد والأشهر المظلمة التي تلوح في الأفق
    Tüm o sevimliliğiyle kış uykusuna yatmış ve orada sıkışmış. Open Subtitles إنه ظريف و يعتمد على السبات و هو تمسك بكِ.
    Kurutulmuş et mi? Evet, hiperfazi evresindeydi, kış uykusuna girmeden önce bulabildiği her şeyi yiyordu. Open Subtitles يأكل أي شيء يجده استعداداً للسبات الشتوي
    Uykusunda gidip, bütün keçilerini sağıp sonra tekrar uykusuna dönen bir adam biliyordum. Open Subtitles أعرف رجل مرة نهض حلب كلّ عنزاته وبعد ذلك ذهب عائدا إلى سريره. كلّ ذلك كان في نومه
    Baba olarak yapabileceğin en sevgi dolu şey Sara'nın nihai uykusuna geri dönmesini sağlamak. Open Subtitles إن أبلغ فعل ينُم عن الحبّ بوسعك، هو أن تردّ (سارّة) لمثواها الأخير.
    Yarından itibaren herkes saat 2'de öğle uykusuna yatıyor. Open Subtitles ابتداءً من يوم غد، الساعة الثانية غفوة للجميع
    Sıcaklığın 0'ın altına hiç düşmediği yerin altında kış uykusuna yatarak hayatta kalabildi. Open Subtitles نجا من الشتاء بسباته تحت الأرض حيث الحرارة لا تهبط عن الصفر مطلقاً
    Ayılar gibi kış uykusuna yatabilseydik harika olmaz mıydı? Open Subtitles ألن يكون رائعا أن يصبح بإمكاننا البيات الشتوي كالدببة؟
    Diğer ayıların aksine pandalar besinleri depolayamadıklarından kış uykusuna yatamazlar. Open Subtitles على خلاف الدببة الأخرى، الباندا لا يستطيع تسمين نفسه ويعيش في سبات خلال الشتاء.
    Sıcaklıklar sıfırın altına inmeye başladığında geniş yapraklı orman bitkileri ilkbahara kadar kış uykusuna yatar. Open Subtitles عند إنخفاض الحرارة ما دون التجمّد تسكن نباتات غابة أشجار الأوراق العريضة وتدخل في سبات حتى الرّبيع
    Orada kış uykusuna yatıyorlar sabit şekilde ta ki ilkbahar güneşi; toprağı, onları uykularından uyandıracak kadar ısıttığında. Open Subtitles هناك سيغطّون في سبات شتوي هامد و متواصل حتى تقوم شمس الربيع بتدفئة التربة بشكل كافي
    Ayı şu an bir araştırma merkezinde... kış uykusuna yatmış durumda. Open Subtitles ذلك الدب من الواضح أنه يغوص في سبات شتوي في منشأة بحوث
    Maraton'dan sonra, bir süreliğine kış uykusuna geçtik, bilirsiniz. Open Subtitles فنحن ندخل بما يشبه السبات بعد انتهاء السباق
    Ayılar işi biliyor. Kış uykusuna yatıyorlar. Open Subtitles هذا يحدث معها أيضا حيث أنها تدخل في السبات
    Marmotlar şu anda kış uykusuna yatmış olsa da, kunduzlar hâlâ aktiftir ve kış boyunca aktif kalacaklardır. Open Subtitles وبينما سيدخل الغـرير فى حالة السبات القنـدس مازال نشيط ... وسيظل على هذا النحو على مدار الشتاء
    Ama dev panda, kış uykusuna yatacak kadar yağ depolayamaz. Open Subtitles لكن "الباندا" العملاقة لا تستطيع أن تسمن بما يكفي للسبات.
    Müstakbel Yılın Korsanının güzellik uykusuna ihtiyacı var. Open Subtitles قرصان السنه المستقبلي يحتاج الى نومه الجميل
    Yapabileceğin en şevkatli şey Sara'yı son uykusuna tekrar yatırmak olacaktır. Open Subtitles ابنتك حيّة تُرزق. ،إن أبلغ فعل ينُم عن الحبّ بوسعك .هو أن تردّ (سارّة) لمثواها الأخير
    Spencer'da öyle. Belki ikisini de öğlen uykusuna yatırırsın. Open Subtitles سبنسر كذلك ، ربما لاحقاً قد تقومين بوضعهم في السرير ليأخذوا غفوة
    Babam Odin uykusuna yattı. Open Subtitles أبي دخل بسباته المعتاد
    Böyle sürüngenler kuraklıkta yaşayabilirler. Zor zamanlar boyunca etkili bir şekilde kış uykusuna yatarlar. Open Subtitles مثل تلك الزواحف يمكنها أن تنجو من مواسم الجفاف بوساطة البيات بشكلٍ فعال خلال أوقات العسرة
    Ayrıca kış uykusuna hazırlandığı için bunun iki katını yiyebilir. Open Subtitles و بما أنه يبيت في الشتاء باستطاعته أكل اثنين من هذا
    Özür dilerim. Biraz güzellik uykusuna yatmam gerekti. Open Subtitles أنا آسفة، اضطررت لأخذ بعض القيلولة
    Ayılar kuş uykusuna rahat yatacak tabii Pasifik somonları destansı göçlerini, doğanın muazzam olaylarından birini, devam ettirebildikleri sürece. Open Subtitles تبيت الدببة بيسر كلّ عام طالما كان سلمون المحيط الهاديء قادراً على مواصلة رحلته الملاحمية إحدى أعظم أحداث الطبيعة
    Kış uykusuna yatmış bir ayıyla aynı mağarada olmaya benziyor. Open Subtitles كأنك تتواجد في كهف رفقـة دب في سُبات ، أتعلم ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more