Benim kurallarıma uymayan bir hasta olduğunda ona çok sıkı davranırım bilgin olsun. | Open Subtitles | أذا أياً من المرضى لم يتبع قواعدي سـ أكون معهم شديد الصرامة |
Yasalara uymayan adamı aramıyordu. | Open Subtitles | لم يكن يبحث عن الشخص الذي لا يتبع القانون |
Yasalara uymayan adamı aramıyordu. | Open Subtitles | لم يكن يبحث عن الشخص الذي لا يتبع القانون |
Evet, gerçekten de köyünün kurallarına uymayan kişi aşağılığın tekidir. | Open Subtitles | الناس الذين يخرقون قوانين القرية يعتبرون حثالة |
Yazının uymayan tek bir yeri beni çok tedirgin ediyor. | Open Subtitles | بطريقة ما، مع ذلك، الجزء الذي لا يطابق البقية يخيفني اكثر ماذا تعني؟ |
Bütüne uymayan tek parça sensin Derek. | Open Subtitles | أنت الجزء الوحيد الذي لا يتوافق هنا ، "ديريك" |
Annemin Victoria's Secret'tan aldığı tonlarca uymayan şeyi var. | Open Subtitles | أمي أخذت للتو الكثير من الأشياء من فيكتوريا سيكريت التي لا تتوافق |
Nasıl yasalara uymayan adamı aramadığını? | Open Subtitles | ؟ بأنه كان يحث على شخص لا يتبع القانون |
Eşleri ne demişti? Yasalara uymayan birini aramıyordu. | Open Subtitles | انه لم يكن يبحث عن شخص لا يتبع القانون؟ |
Yasalara uymayan adamı aramıyordu. | Open Subtitles | انه لم يكن يبحث عن شخص لا يتبع القانون؟ حسناً... |
Nasıl yasalara uymayan adamı aramadığını? | Open Subtitles | ؟ بأنه كان يحث على شخص لا يتبع القانون |
Eşleri ne demişti? Yasalara uymayan birini aramıyordu. | Open Subtitles | انه لم يكن يبحث عن شخص لا يتبع القانون؟ |
Yasalara uymayan adamı aramıyordu. | Open Subtitles | انه لم يكن يبحث عن شخص لا يتبع القانون؟ حسناً... |
Yasalara uymayan adamı aramıyordu. | Open Subtitles | قال (جزيف) بأنه لم يكن يبحث عن الشخص الذي لا يتبع القانون |
Yasalara uymayan adamı aramıyordu. | Open Subtitles | قال (جزيف) بأنه لم يكن يبحث عن الشخص الذي لا يتبع القانون |
Yeni müdür kurallara uymayan insanlardan nefret eder. | Open Subtitles | المُدير الجديد يكره الأشخاص الذين يخرقون القوانين. |
Tarihlere uymayan zaman çizelgesi nerede? | Open Subtitles | أين الجدول الزمني الذي لا يطابق التواريخ؟ |
Bana uymayan bir şey bu. | Open Subtitles | ذلك لا يتوافق معي |
Prangaya vurmak ve ters çevirmek de bir ihlal, kaser kurallarına uymayan bir durum. | Open Subtitles | الرفع والتكبيل أيضا انتهاك آخر، الرفع والتكبيل أيضا انتهاك آخر، كما أنها لا تتوافق مع طريقة الكوشير للتعامل مع الحيوانات. |