"uyuşmuyor" - Translation from Turkish to Arabic

    • تطابق
        
    • تتطابق
        
    • يتطابق
        
    • يطابق
        
    • متوافق
        
    • متطابقة
        
    • يُطابق
        
    • مطابق
        
    • مطابقة
        
    • يتناسب
        
    • غير مُتطابقة
        
    • لا مباراة
        
    • تتماشى مع
        
    • تتوافق
        
    • يتوافق مع
        
    Sam'in örümceği kurbandan aldığımız örnekle uyuşmuyor. Open Subtitles حتى العنكبوت سام لا تطابق عينة توكس اتخذنا من مركز فيينا الدولي لدينا.
    Buradaki yazı tahta üzerindeki diğer yazılarla uyuşmuyor. Open Subtitles الكتابة اليدوية هنا تبدو أنها لا تتطابق مع أى كتابة أخرى
    Ne yazık ki, DNA örneği şüphelimizle uyuşmuyor. Open Subtitles المشكلة انه، دليل الجينات لا يتطابق مع المتهمة
    Ve olay yeri inceleme tesisi süpürdü. halıların hiçbiri maktulde bulunan dokularla uyuşmuyor. Open Subtitles ولقد قامت وحدة مسرح الجريمة بفحص المكان ولا شيء من السجاد يطابق الألياف
    Ama bu yaralar, balta yarasının pozisyonuyla uyuşmuyor. Open Subtitles لكن جرح الانثقاب غير متوافق مع جرح ضربة الفأس
    Bu ikisi ne kadar birbirlerine benzeseler de, temel noktalar kesinlikle uyuşmuyor. Open Subtitles على قدر ما يبدو هؤلاء الإثنان متشابهان التحديدات الرئيسية ليست متطابقة بالتأكيد
    Gaspçının silahı, kurbandan çıkartılan mermi ile uyuşmuyor. Open Subtitles مُسدّس اللص لا يُطابق الرصاصة التي أستخرجت من ضحيتنا.
    Fiziksel tasvir doğru, ancak resim pek uyuşmuyor. Open Subtitles الوصف الحسماني مطابق الصوره, مهما كان انه ليس جيد
    Bütün kurbanları inceledim yeni kurbanlarla eskilerinki hiç uyuşmuyor. Open Subtitles جربت كل اعياد الميلاد لا مطابقة بين الضحايا القديمين و الجدد
    Maalesef bu harfler, davadaki hiç kimseyle uyuşmuyor. Open Subtitles لكن هذه الحروف لا تطابق أياً من الأسماء الموجودة في القضية
    Olay yerinde bulunan örnekler bilinen hiçbir hayvanın DNA'sı ile uyuşmuyor. Open Subtitles لا العيناتِ التي وَجدتْ في موقع الحادث تطابق الحمض النووي لأي حيوانات معروفه
    Kurşunların geliş açıları, ifadede söylenenlerle uyuşmuyor. Open Subtitles والذي يثبت بأن زوايا إطلاق النار لا تطابق الإدعاء
    Dr. Surnow'un, Dr. Keat'in ve Dr. Nollette'nin elyazısı standartları senin yazı tahtasında bulduklarınla uyuşmuyor. Open Subtitles خطوط العلماء الثلاثة لا تتطابق مع ما وجدتموه على السبورة
    Evet, elmadan alınan kalıp kol kemiğindeki diş izleriyle uyuşmuyor. Open Subtitles العفن من على التفاحة لا تتطابق مع علامات الأسنان على العظام
    Kemik ile ilgili bütün hasarlar amelyatların bırakacağı izler ile uyuşuyor, sadece sağ kaval ve kamış kemiğindekiler uyuşmuyor. Open Subtitles كل حالات الاضطراب تتطابق مع الحقائق المنطقية لعملية جراحية باستثناء الكسور المركبة في عظم الساق الأكبر و المشبك
    İkinci "S" ilk "S"le uyuşmuyor. Open Subtitles الثاني لا يتطابق مع الأول
    Fren pedalındaki iz, eşinizin ayakkabısının izi ile uyuşmuyor. Open Subtitles كان هناك نمط على دواسة الوقود ولا يطابق حذاء زوجتك
    Yapılan mikrofraktür ile sağ ön kol kemiğinin üzeri ve dirsek kemiğindeki V şekilli kesikler uyuşmuyor. Open Subtitles الكسور الدقيقة على الجانب الداخلي للمدى الأيمى لعظم التروقة غير متوافق من شقوق حرف في
    Sonuç kadın. Kurbanımızla uyuşmuyor. Open Subtitles أظهرت النتائج بأنها تعود لأنثى و هي غير متطابقة مع الضحيّة
    D.M.M. Marilyn Tobin'le hiçbir şekilde uyuşmuyor. Open Subtitles والذي بالمناسبة لا يتناسب مع مارلين توبن
    Sayılar uyuşmuyor. Open Subtitles الأرقام غير مُتطابقة.
    Fakat meni ile uyuşmuyor. Open Subtitles لكن لا مباراة إلى السائل المنوي.
    Önceki kan sonuçlarındaki HDL rakamları sonrakilerle uyuşmuyor. Open Subtitles أرقام البروتين الشحميّ المرتفع الكثافة بفحوصات الدّم السابقة لا تتماشى مع التالية لها
    Kalbinin DNA'sı vücudunun kalanının DNA'sıyla uyuşmuyor. Open Subtitles الجينات خلايا العضلة لا تتوافق مع من ببقية جسده
    Otelde kalanların hiçbirisi bir gardiyan ile uyuşmuyor. Open Subtitles لا شيء في قائمة ضيوف الفندق يتوافق مع حراسنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more