"uyuşturucuların" - Translation from Turkish to Arabic

    • المخدرات
        
    • المخدّرات
        
    Karanlık internette hangi uyuşturucuların trend olduğunu bilmek istiyor musun? TED أتهتم بما تتجه إليه المخدرات حالياً في أسواق الشبكة المظلمة؟
    Oğlunukadınların kolay paranın ve uyuşturucuların olduğu bir dünyaya kaybetti. Open Subtitles لقد خسره بسبب عالم ملئ بالنساء العاهرات المقامرة وتعاطي المخدرات.
    Uyuşturucu savaşlarıyla ilgili bildiğim tek şey uyuşturucuların galip çıktığı. Open Subtitles الشئ الوحيد الذى أعلمه عن حرب المخدرات أن المُخدرات تفوز
    Onlara uyuşturucuların senin olduğunu anlatman lazım. Open Subtitles أَحتاجُكي لإخْبارهم أن المخدّرات كَانتْ لكي..
    Bu uyuşturucuların büyük bir kısmı çok bulunan cisimlerde ve dini objelerin içinde saklanıyor. Open Subtitles جزء كبير من هذه المخدّرات تم دسُّها في مواد أستهلاكية, ومنها الأغراض الدينية
    ABD'ye kaçırılan uyuşturucuların büyük bir kısmı, Meksika'dan ya da Kanada'dan geliyor. Ailenle bağlantıya geçemeyeceksin, John. Open Subtitles "أغلبية المخدّرات أُدخِلت إلى "أمريكا "عن طريق التهريب من"المكسيك" أو "كندا
    New York'ta alınan bütün silahların ve uyuşturucuların listesini istiyorum. Open Subtitles أريد قائمة كاملة لجميع الأسلحة المخدرات والسيارت التى أكتسبت فى نيويورك.
    Hala uyuşturucuların boruları çürütmüş olma ihtimali var. Open Subtitles ربما تكون المخدرات هي السبب بتآكل الٔانابيب أصلًا
    Toksikolojinin temiz çıkması GIA'a uyuşturucuların sebep olmadığını gösteriyor. Open Subtitles فحص السموم النظيف ينفي تسبيب المخدرات للنوبة الإسكيمية
    Oraya gidip uyuşturucuların sana ait olduğunu kabullenmelisin. Open Subtitles يجب عليك الإعتراف بأن المخدرات كانت لكِ أنتِ
    Eğer uyuşturucuların kendine ait olduğunu itiraf ederse, ...yardımı olabilir fakat hiç bir garantisi de yok. Open Subtitles لو أنها تعترف، بأن المخدرات تخصها سيساعدنا، لكن كما تعرفين ليس هناك ضمانات
    Sana gelince, polis onun ifadesini alırken tuvalete attığı uyuşturucuların kendisine ait olduğunu söylemiş. Open Subtitles أما بالنسبة لك، عندما الشرطة أَخذَ بيانُها، قالت أن المخدرات لها
    Tutuklandığında paniğe kapılıp, uyuşturucuların bir kısmını yutmuş olabileceğini düşünüyorlar. Open Subtitles من المحتمل انه فزع وأبتلع بعض المخدرات عندما تم القبض عليه
    Birazda uyuşturucuların tadına bakalım. Open Subtitles دعنا نذوق بعض المخدّرات.
    uyuşturucuların amatör ligi olduğunu söyledi. Open Subtitles قال أن المخدّرات شيء تافه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more