"uyumak için" - Translation from Turkish to Arabic

• لتنام
• لكي أنام
• على النوم
• لينام
• للنَوْم
• لكي ينام
• كي أنام
• لأنام
• يُمكننا الإستفادة

Gündüzleri insanlarla yürüyen... ama geceleri... büyük denize kaçan, uyumak için.
التي سارت بين البشر في النهار ولكن في الليل كانت تنسحب الى البحر العظيم، لتنام

Onu kaybettiğini sanıyordum. Evet, artık uyumak için onu istemediğini sanıyordum.
أعتقد أنك فقدته - نعم، ظننتك لم تعد تحتاجه لتنام -

Evimde bir sorun vardı, gece uyumak için arkadaşa ihtiyacım oldu.
واجهت بعض المشاكل في شقتي. وأحتاج إلى بعض الرفقة في الليل لكي أنام.

Matmazel Adams kolay uyumak için hap kullanır mıydı, mesela?
هل كانت الأنسة أدامز تستخدم الحبوب لتساعدها على النوم مثلا ؟

Uyuyamaz ki. uyumak için ilaç lazım ama onda hiç yok.
ولكنه لا يستطيع النوم ، إنه يحتاج دواءً لينام ولكنه ليس لديه منه

uyumak için en güzel şey ne biliyor musun?
تَعْرفُ الذي أفضل شيءِ للنَوْم في؟

uyumak için para alıyor. Hiç kötü değil, değil mi?
يٌدفع له لكي ينام , ليس سيئاً , أليس كذلك ؟

Uyuyamıyorum. Bu yüzden uyumak için kendi kendime şarkı söylüyorum.
ولا أستطيع النوم ولهذا أغني كي أنام

Oldukça küçüktü çünkü uyumak için her gece birazını içmem gerekiyordu. Öyleydi.
و الذي أصبح صغيراً جداً لأنني كنت ادخن قطعاً صغيرة منه لأنام

Uyanmak için bir hap, uyumak için bir hap günü geçirmesi için bir hap ve finalde de tüm bu hapları yutmak için bir kadeh tanqueray.
حبة لتستيقظ وحبة لتنام وحبّه لتخديرها طوال اليوم وبعد ذلك تتناول مشروب التانكويري لغسل كل ذلك

Hemen yanımda uyumak için sıcak bir yerin olacak.
سيكون لديك مكان دافئ بجواري لتنام

Üzerinde uyumak için yeterince büyük değil.
ليس كبير كفاية لتنام عليه.

uyumak için biryere yattım. Uyumaya başlarbaşlamaz, bir rüya gördüm. Sırtında çok ağıryükü olan, ve kitap okuyan biradam gördüm.
استليقت في مكان لكي أنام وبينما أنام رأيت رؤيا رأيت رجلاً وعلى ظهره حمل عظيم ثقيل ويقرأ كتاباً

Ne gibi, üstünde uyumak için saman mı ayarlayacaksın? - Ne istersen!
تعني توفير بعض من الأعشاب لكي أنام عليها؟

Sırf uyumak için kendime alt katta beton bir oda yaptım.
لقد بنيتُ الغرفة الأسمنتية بالأسفل لكي أنام بها بنفسي

Dosyasından, uyumak için ilaç aldığını öğrendin.
من خلال ملفها، شاهدت بأنها تأخذ أدوية لتساعدها على النوم

Her gece uyumak için sayı sayıp duruyorsun ya?
أنت تتلو سلسلة من الأرقام كل ليلة لتساعدك على النوم

Kızımın her gece uyumak için birine ihtiyaç duyması hoşuma gitmiyor. Üniversiteye gittiğinde bu hiç de iyi olmaz.
لا أحبّ أن تحتاج إبنتي إلى أحد لينام معها كلّ ليلة، هذا لن يكون جيّد حينما تذهب للجامعة.

Dave'i gördün mü? Sadece uyumak için eve geliyormuş gibi.
أشعرُ أنّه يحضر للمنزل فقط لينام.

Sabaha karşı beşte, uyumak için yer arayan bir evsiz bulmuş.
وَجدَ في 5: 00 صباحاً مِن قِبل a مشرّد الرجل يَبْحثُ عن في مكان ما للنَوْم.

uyumak için. Buna mecbur.
هذا بسبب أنة كان متعب لكي ينام هو يجب

uyumak için sabırsızlanıyorum.
أنا لا أستطيع الإنتظار كي أنام

Evet, belki de ben de uyumak için başka bir kanepe bulmalıyım. Onunla beni burada yalnız bırakmayacaksınız, değil mi?
نعم، ربما يجدر بي العثور على أريكة أخرى لأنام عليها أيضا. أنتم يارفاق لن تتركوني هنا وحيدا معه، أليس كذلك؟

- uyumak için mi? - Hayır, kapışma için. World Jam.
كلا، لأجل المُنافسة، مُسابقة الرقص، يُمكننا الإستفادة بشخص مِثلك.