"uzatmak için" - Translation from Turkish to Arabic

• لإطالة
• حتى أحصل على تمديد

Oyunu uzatmak için çabalasa da Tom damada hızlı bir zafer kazanır.
على الرغم مِنْ مجهوده الكبيرِ الذي بذله من ناحيته لإطالة الأشياء، حقق توم نصراً سريعاً في لعبة الداما.

Kalışımı uzatmak için bir neden göremiyorum.
أنا لَنْ أَرى أي سببِ لإطالة إقامتِي هنا في الولايات المتحدة

Görsel maceranı uzatmak için hafif bir uyarıcı ekledim.
لقد أضفة بعض المواد لإطالة مدة الرؤية لديك

Bunu uzatmak için, iş aradığımı kanıtlamam gerekiyor.
عليّ إثبات أنني كنت أبحث عن وظيفة حتى أحصل على تمديد

Bazı şeylerin süresini uzatmak için kullanılabilecek en keyifli yol.
يمكن أن تُستخدم لإطالة الأشياء بأكثر الطرق روعة

O çocukların aileleri bugün burada çünkü kabuslarının sona ermesi için 12 yıl beklediler ve acılarını uzatmak için hiçbir yasal gerekçe yok.
وعائلتا الولدين هنا الآن لأنهما انتظرتا 12 سنة لينتهي كابوسهما ولا سبب قانوني لإطالة معاناتهما

Kendi pis ömrünü uzatmak için, onların gençlik güçlerini kullanıyor.
لشبابهم, لقوتهم لإطالة حياتها الكريهة

Kemik boyunu uzatmak için çocukken Ilizarov cihazı takılmış, bu yüzden kesinlikle bir Rus.
أستخدم"جِهاز إيليزروف" لإطالة عظامة عندما كان صغيراً لِذا,إنه روسّي بكل تأكيد