Ve evrende cereyan eden herşey uzayzamanı etkiler, uzayzaman da evrendeki herşeyi etkiler. | Open Subtitles | وكلّ ما يحصلُ بالكون يُؤثّر على الـ"زمكان", كما يُؤثّر الـ"زمكان" على كلّ ما يحصلُ بالكون. |
Kütle ne kadar büyükse veya siz ona ne kadar yakınsanız uzayzaman o nispette eğrilir dolayısıyla kütleçekimi etkisi de daha fazla olur. | Open Subtitles | فكلّما كبُر الجسم, أو كلّما كنت أقرب إليه, كلّما كان تقوّس الـ"زمكان" أكثر, وكما هو تأثير القوّة على "الجاذبيّة". |
Einstein'ın dehası gösterdi ki, bir kutuya ihtiyacımız yok, sadece uzayzaman var. | Open Subtitles | الآن, على عبقريّة (إنشتاين) إدراك أنّه لا حاجة لنا لصندوق, هنالك "زمكان" وحسب. |
Einstein'ın evreni tamamen farklıdır. Bir iç dokusu vardır. uzayzaman. | Open Subtitles | وكونُ (إنشتاين) مُغاير تماماً, فهو يحوي نسيجاً داخليّأً, والـ"زمكان". |
Uzun zamandır kayıp olan 1981 yapımı Müfettiş uzayzaman Tatil Özel bölümü. | Open Subtitles | الحلقة الضائعه الخاصه بالأعياد من محقق الزمن بعام 1981 |
Eğer yemek yemezsek Rüyatoryum'da Müfettiş uzayzaman'ın tüm bir... | Open Subtitles | إذا لم نأكل يمكننا أن نحاكي حلقة كاملة من محقق الزمن |
Ve bu doku uzayzaman diye adlandırılır. | Open Subtitles | والنسيج يُسمّى بالـ"زمكان". |
Dedektif uzayzaman fuarı için kafama geçirecek bir çuvala ihtiyacım var. | Open Subtitles | إذا كنت سأذهب إلى مؤتمر محقق الزمن فسأحتاج لكيس لأغطي رأسي به |
Dedektif uzayzaman'ın Amerikan versiyonu için hedef kitle araştırması yapıyoruz. | Open Subtitles | نحن نختبر نسخة أمريكية جديدة من محقق الزمن |