"uzun ömürlü" - Translation from Turkish to Arabic

    • طويلة العمر
        
    • طويل الأجل
        
    • طويلة الأجل
        
    • خُلقوا
        
    Ve sonra, gençken değişime uğramış uzun ömürlü mutantı göreceksiniz. TED وبعد ذلك سوف تُشاهدون المُتحولة طويلة العمر عندما تكون شابة
    Böylece, rastgele genleri değiştirmeye ... ... uzun ömürlü hayvanları aramaya başladık. TED بدأنا في تغيير الجينات بشكل عشوائي بحثاً عن حيوانات طويلة العمر
    uzun ömürlü olan bu mutantların tüm bu hastalıklara karşı ... ... daha dirençli olduğu ortaya çıktı. TED لقد اتضح أن تلك المُتحولات طويلة العمر أكثر مُقاومة لكُل تلك الأمراض
    Ama uzun ömürlü ampul benim için önemli. Open Subtitles تحيا ، ليندا لكن المصباح طويل الأجل مهم بالنسبة لي
    Tişört gibi uzun ömürlü bir ürün elde etmek için bu evre gereklidir. TED هذه المرحلة أساسية لتشكيل مادةٍ طويلة الأجل تستخدم في، على سبيل المثال، القمصان.
    Şimdi büyük bir iç savaşa girişip ulusun veya bu kadar özgür ve bu kadar adanmış herhangi bir ulusun uzun ömürlü olup olamayacağını sınadık. Open Subtitles الناس جميعاً قد خُلقوا سواسية. والآن وقد خضنا غمار حرب أهلية مروعة...
    Yani, markaların ve işletmelerin yapabileceği şey, müşterilerine kar payı ödemek, uzun ömürlü markalar oluşturmak, şeffaflık sunmak ve bugün yaptığınız satıştan sonra da orada olacağınızın sözünü vermektir. Bunun en iyi örneği Patagonia'dır. TED لذا باستطاعة العلامات التجارية والشركات أن تدفع أرباح المستهلكين وتكون علامة تجارية طويلة العمر وتوفر شفافية، وتعد بأنك ستكون هناك بعد يوم الشراء باتاغونيا هي مثال ممتاز على ذلك
    Bugün Kuzey Kutbu'ndaki balinaların büyük çoğunluğu, özellikle Grönland balinaları Eskimoların da dediği kadarıyla, iki insan ömrü kadar yaşayabilen çok uzun ömürlü balinalar. 1956'da Jacques Cousteau belgeselini çektiği sırada muhtemelen bu balinalar da hayattaydı. TED من المرجح جدًا أن العديد من الحيتان الموجودة في مياه المنطقة القطبية الشمالية اليوم، خاصة الأنواع طويلة العمر مثل الحوت مقوس الرأس، والتي يمكن أن تعيش لما يعادل حياة اثنين من البشر، وفقًا للإنويت، من الممكن أن هذه الحيتان كانت حية في عام 1956، عندما قام جاك كوستو بتصوير فيلمه.
    Cevap uzun ömürlü moleküllerdir, Çünkü kısa süreli moleküller zarara sebebiyet verirse, fakat o zaman molekül parçalanırdı-- Proteolisis tarafından molekülün parçalanması gibi – o zaman zarar da biterdi. TED الجواب، في الخلايا طويلة العمر حيث لو حدث تلف في الخلايا قصيرة العمر، فستنتهي كما هو الحال عندما يحدث التحلّل البروتيني في الخلايا... فالتّلف سينتهي معها أيضاً
    Yaşlanmayan canlılar vardır – hydra gibi -- fakat sinir sistemine sahip olmadan yaparlar-- ve dokuya sahip olmadan aslında fonksiyonlarına güvenirler uzun ömürlü hücrelere yani. TED بعض الكائنات لا تهرم بالفعل ـ الهيدرا مثلاًـ ولكنّها تفعل ذلك حيث لا تملك جهازاً عصبيّاً ولا أنسجة تعتمد عليها... في الخلايا طويلة العمر
    Hayır, aptalca değil.Sadece, bu uzun ömürlü ampulü geliştirebilmek için yıllarımı harcadım ve şirketin kafasını yeni bir taneyle karıştırmak istemiyorum. Open Subtitles لا ، إنها ليست غبية ،الأمر أنني قضيت سنوات في تطوير المصباح طويل الأجل ولا أريد أن أُصرف إنتباه الشركة لمصباح أخر لا لأنه سيبيع أكثر منه لكن مصباحي سينقذ العالم
    uzun ömürlü ampullere olan istek ... çok fazla. Open Subtitles {\pos(192220)}الجهد الكهربائي للمصباح طويل الأجل هائل
    Onlar daha uzun ömürlü pil için şarj cihazı alabileceğimi söylediler. Open Subtitles قالوا بأنه كان عليَّ شراء بطارية إعادة شحن طويلة الأجل
    Onlar daha uzun ömürlü pil için şarj cihazı alabileceğimi söylediler. Open Subtitles قالوا بأنه كان عليَّ شراء بطارية إعادة شحن طويلة الأجل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more