"vücutlarımızı" - Translation from Turkish to Arabic

    • أجسادنا
        
    • أجسامنا
        
    Şu iş bitsinde diğer kızlarla duşta, vücutlarımızı sabunlarken eğleneyim. Open Subtitles و أستحم مع أولئك الفتيات و نقوم بغسل أجسادنا ونضحك
    birine teşekkür ya da iltifat eden bir pozitif eposta yazdırıyoruz. Ve bu aktiviteleri yaparak ve beynimizi vücutlarımızı çalıştırdığımız gibi çalıştırarak, TED يشيدون أو يشكرون شخصا ما في شبكة الدعم الإجتماعي الخاصة بهم وبالقيام بتلك النشاطات وبتدريب عقلك تماما كما ندرب أجسادنا
    Bir insan anatomisi hayranı olarak, vücutlarımızı sonunda dikkat odağı haline getirdiğimiz için çok heyecanlıyım. TED كمُحبة لعلم التشريح البشري، أنا سعيدة جدا بأننا أخيرا نضع أجسادنا في مركز الإهتمام.
    Çalışmam, kanser hücrelerinin bile vücutlarımızı işgal etmek ve gazaplarını yaymak için işbirliği yaptıklarını gösteriyor. TED يُظهِر عملي أنه حتى الخلايا السرطانية تستخدم التعاون لغزو أجسامنا ونشر غضبها.
    Boğulmuş vücutlarımızı açıp, nefes almalarını sağlamalıyız. Open Subtitles لنعري أجسامنا المخنوقة و لنتركها تتنفس ثانية
    vücutlarımızı oluşturan atomlar bile, ve çevremizdeki fiziksel dünya çoğu itibariyle "boş uzay"dan meydana gelir. Open Subtitles حتى الذرات التي تشكل أجسامنا والعالم المادي من حولنا يتألف معظمه من المساحة الفارغة
    Evrim vücutlarımızı her yönüyle hayatın 3 milyar yıl önceki gibi, buhar havuzlarında basit oluşundan bugüne atalarımızın vücudundan adapte etmiştir. Open Subtitles الخلق كيَّفَ أجسادنا انطلاقا من أسلافنا كل الطرق تعود لتؤدي إلى الحياة عندما كانتبسيطةكبركةالتبخيرهذهقبل3ملاييرسنة.
    Arabada oturup vücutlarımızı mı keşfetmek istiyorsun? Open Subtitles تريدين فقط أن نجلس بالسيارة و نستكشف أجسادنا ..
    Sizin için aş pişiririz, temizlik yaparız sizlere evlat vermek uğrunu vücutlarımızı mahvederiz. Open Subtitles نحن نطهو لكم و ننظف لكم و ندمِّر أجسادنا لنعطيكم الأطفال
    Bize hiç benzemeseler de omurga, çene ve dişleriyle birlikte ağız dahil bizim vücutlarımızı da mümkün kılacak vücut kısımlarını geliştirdiler. Open Subtitles رغم اختلافهم عنا، فإنها طورت الأجزاء الجسدية التي تجعل أجسادنا ممكنة، بما فيها الشوك، وفم بفكين وأسنان.
    Ben, büyük olan ve belki öyle de kalacak olan vücutlarımızı pasifçe kabul edenlerden ziyade aktif olarak bu bedenlerde bugün oldukları gibi gelişmeyi seçen uluslararası bir insan topluluğunun parçasıyım. TED فأنا جزء من مجتمع عالمي من الأشخاص الذين اختاروا اختيارا ؛ ليس مجرد قبولا سلبيا بأن أجسادنا كبيرة وستبقى كذلك دائما على الأرجح قررنا بإيجابية أن نزدهر بهذه الأجساد كما هي اليوم
    Geniş kostümler içinde vücutlarımızı saklayabileceğimiz bir gece. Open Subtitles بوسعنا إخفاء أجسادنا في ثياب واسعة
    Kolay bir şekilde... düşünce vücutlarımızı yansıttık. Open Subtitles كان مجرد تصور بسيط لتخيلاتنا و أجسادنا
    vücutlarımızı istiyorlar. Open Subtitles إنهم يريدون أجسادنا
    Hadi, vücutlarımızı konuşturalım. Open Subtitles لنجعل أجسادنا تقوم بالأمر
    Ya süper hızla en yakın duvara çarparak kendimizi öldürür ya da daha kötüsü, eğer tahrip edilemezsek esasen vücutlarımızı yolumuzdaki her şeyi mahveden füzelere döndürmüş olurduk. TED نحن إما سنقتل أنفسنا من خلال الاصطدام بأقرب جدار بسرعة فائقة أو، أسوأ، إذا كنا غير قابلين للتدمير، فقد حولنا أجسامنا إلى صواريخ تدمر كل شيء في طريقها
    vücutlarımızı müthiş bir hassasiyetle programlıyor. TED فهو يبرمج أجسامنا بدقة رائعة.
    Senin işiniz vücutlarımızı birleştirmek. İzleyin. Open Subtitles وعملك هو أن تجعلي أجسامنا واحدة، راقبي
    Usta, buraya vücutlarımızı nasıl geri alabileceğimize dair bir ipucu alabilmek için geldik. Open Subtitles معلمتي, لقد أتينا إلى هنا نطلب توجيهك حول كيفية إسترداد أجسامنا!
    Tamam, vücutlarımızı cişe bulayacağız ve bütün dinazorlara hemen hemen görünmez olacağız. Open Subtitles ...حسناً، إذاً ...سوف نغطي أجسامنا بالبول وسنكون غير مرئيين لجميع الديناصورات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more