Avcı gibi ormanda dolaşıyor, vahşilerle onlardan biriymiş gibi konuşuyorsunuz. | Open Subtitles | تسير في الغابة كالمفترس تتكلم مع المتوحشين كأنكَ واحدٌ منهم |
vahşilerle şehvetli konuşma zinası. | Open Subtitles | هل المقابلة ما تطلق عليها هرطقة؟ أحاديث فاحشة عن الزنا مع المتوحشين |
Adamlarım o vahşilerle çatışırsa... | Open Subtitles | لأنه إذا كان على رجالي أن يطلقوا النار على هؤلاء المتوحشين |
O vahşilerle yaşayınca... Tahmin edebiliyorum. | Open Subtitles | بعد العيش مع أولئك الهمج , يمكنني ان اتخيل |
Diğer yeni keşfedilen ülkelerde bulduğumuz vahşilerle birçok yönden benzeşiyorlar. | Open Subtitles | ويشبهون الهمج الذين وجدناهم فى كل البلاد المكتشفة حديثاًَ |
Bu vahşilerle ilişkimizi bir bakımdan ilahı bir görev olarak gördüğünü biliyorum. | Open Subtitles | أعلمُ أنّكَ ترى علاقتنا مهمّةً دينيّةً مع هؤلاء الهمج. |
- Bunca zamandır vahşilerle yaşarken Dougal Mackenzie'nin hanımla yalnızca ekmek ve barınak paylaşıp paylaşmadığını merak ediyorum. | Open Subtitles | كل هذا الوقت مع العيش مع المتوحشين أتعجب إن كان دوغل ماكينزي شارك فقط الطعام والمأوى مع سيدة |
O vahşilerle birlikteyken teğmeni vurduğun söylentileri doğru mu gerçekten? | Open Subtitles | هل صحيح ما يقولونه؟ أنّك أطلقت النّار على ذلك الملازم عندما كنت تعيش مع أولائك المتوحشين |
Yedi Krallık yüzlerce yıldır bu vahşilerle savaşıyor ama ben gelmiş bir tanesini salonumda ağırlıyorum. | Open Subtitles | الممالك السبعة شنّت حرباً ضد الهمج لقرون وها أنا جالس أستضيف واحدة في قاعتي، |