"vakti var" - Translation from Turkish to Arabic

    • لديه وقت
        
    • يملك الوقت
        
    • ما الجدول الزمني
        
    • لازال لديه الوقت
        
    • لديه الوقت الكافي
        
    • الوقت بقي لديه
        
    - Acele etmezse otobüsü kaçıracak. - vakti var. Open Subtitles من الأفضل أن يسرع وألا ستفوته الحافلة لديه وقت
    Kimin vakti var ki, iştir, ailedir, hobilerdir, mazeret saymadır? Open Subtitles من لديه وقت مع وجود أعذار مثل العائلة والهوايات وسماع الموسيقى؟ ياللهول
    Durup yardım etmek istersin ama kimin o kadar vakti var. Open Subtitles انت تعلمين يجب عليك ان توقفي وتساعدي ولكن من يملك الوقت لذلك؟
    Remy, FEMA fonlarını yasaklayan tasarının ne kadar vakti var? Open Subtitles ريمي) ما الجدول الزمني لقانون) مجلس الشيوخ الذي يحظر تمويل (الوكالة الفدرالية لإدارة الطوارئ)؟
    O kadar meşgul olmasına rağmen sızlanmaya vakti var. Open Subtitles مشغول للغاية، ولكن لازال لديه الوقت ليتذمّر.
    Ayrıca internetten yemek tariflerine bakıp "Kimin vakti var bunlara ya! Open Subtitles وهي ايضا تبحث عن وصفات الطعام على الانترنت ثم تقول:"من لديه الوقت الكافي لذلك؟"
    Kötü bir zaman. Onun vakti var, benim yok. Open Subtitles لديه وقت ، وأنا لا أخرجيه من هنا
    Planlarında değişiklik olmuş. Şu an Michael'la birlikte olacak vakti var. Open Subtitles خططه تغيرت,لديه وقت يقضيه مع ابنه مايكل
    Sakin ol. Bakalım vakti var mı. Open Subtitles سأرى إن كان لديه وقت.
    Kimin o kadar bol vakti var ki? Open Subtitles من لديه وقت لهذا؟
    Başkan'ın vakti var, eğer... Arkadaşlar, sıkı bir mücadele ettik. Open Subtitles ـ ما زال الرئيس يملك الوقت إن احتاج ـ لقد خضنا معركة جيدة
    Remy, FEMA fonlarını yasaklayan tasarının ne kadar vakti var? Open Subtitles ريمي) ما الجدول الزمني لقانون) مجلس الشيوخ الذي يحظر تمويل (الوكالة الفدرالية لإدارة الطوارئ)؟
    Marshall'ın bir son dakika girişimi için vakti var ama bitiş bölgesine kadar bütün sahayı geçmeleri lazım. Open Subtitles فريق (مارشال) لازال لديه الوقت من أجل محاولة أخيرة لكن عليهم أن يقطعوا الملعب بأكمله حتى يصلوا لنقطة النهاية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more