"varlığının" - Translation from Turkish to Arabic

    • الوجود
        
    • لوجود
        
    • أملاكه
        
    • وجودها
        
    • ثروته
        
    • للوجود
        
    Burası uzayın, zamanın ve doğanın varlığının ta kendisinin, insanlık tarafından yaratılmış en büyük makinenin içinde kafa kafaya gelerek çarpıştıkları yer. Open Subtitles حيث يجتمع المكان و الزمان و طبيعة الوجود نفسه في تصادم وجهاً لوجه داخل أكبر و أكثر الأجهزة تعقيداً التي صنعها الإنسان
    Yeryüzünde ne kadar insan varsa o kadar farklı mantıklı olma yolu var, ve bu da insan varlığının görkemlerinden biri. TED وهنالك عدة طرق لكي يصبح المرء عقلانيا وهنالك الكثير من الاشخاص على هذا الكوكب وهذا هي بداعة الوجود الانساني
    Tüm Arktik insanları için Aurora karanlık kış aylarında güneşin varlığının bir hatırlatıcısıdır. Open Subtitles لجميع شعوب القارة الشمالية العديدون، الشفق ذكرى لوجود الشمس خلال أيام الشتاء الحالكة
    Bu bana göre çok vahim bir soru, çünkü ben insan doğası varlığının öncül bir savunucusuyum, bu doğada ne kadar noksanlık ve terslik olursa olsun. TED هذا سؤال مُلح باالنسبة لي لأنني من المدافعين البارزيين لوجود الطبيعة البشرية بكل عيوبها وغرابتها.
    Vasiyeti, kendisine mirasçı bırakan bir kağıt parçasıydı buna göre, bütün maddi varlığının sahibi olacak varisi sen olacaktın. Open Subtitles الوصيه هى قطعه من الورق والتى تسمح للوريث والذى سيكون أنت بجمع كل أملاكه العالميه
    Elbette içinde pek hoş olmayan şeyler de var, ama genel olarak bilim insanları evrenin varlığının muhtemelen iyi bir şey olduğu konusunda hemfikirler. TED ومن المؤكد أن هناك بعض من العناصر الأقل إثارة للشهية، لكن على العموم، فقد اتفق العلماء على أن وجودها هو على الأرجح أمر جيد.
    Artık öldüğüne göre mal varlığının büyük çoğunluğu oğullarına yatırım olarak kalacak ve 18 yaşına geldiklerinde milyonlarca dolarları olacak. Open Subtitles الان وبما انه ميت قسم كبير من ثروته ستُحفظ كودائع لابنائه ملايين الدولارات سيتمكنون من استخدامها في عمر الـ 18
    Heloise insanın varlığının nedenini öğrenmek isteyen zeki bir öğrenciydi. Open Subtitles هيلويز " تلميذة ذكية جداً " وتريد إجابةً للوجود البشري
    Zavallı küçük çiftliğinizin benim cömertliğim olmaksızın varlığının son bulacağını aklınızdan çıkarmamalısınız. Open Subtitles لكن تذكري جيداً، أنه لولا كرمي لأختفت مزرعتكِ السخيفة من الوجود
    Öyle bir kadın ki, onun varlığının her bir molekülüne işlemiş tüm düşüncelerine sinmiş ve onu bağlılık ve tutkudan oluşmuş bir şeye çevirmişti. Open Subtitles المرأة تلك التي تزحف لتمتلك كل جزيئات الوجود تلك التي تستهلك منه كل افكاره و تحوله إلى مخلوق اخر مهوس بالولاء لها
    Öyle bir kadın ki, onun varlığının her bir molekülüne işlemiş tüm düşüncelerine sinmiş ve onu bağlılık ve tutkudan oluşmuş bir şeye çevirmişti. Open Subtitles المرأة تلك التي تزحف لتمتلك كل جزيئات الوجود تلك التي تستهلك منه كل افكاره و تحوله إلى خلق اخر مهوس بالولاء لها
    İstediğin kadar inkar edebilirsin ama insanlar buna tanrının varlığının kanıtı diyecek ve her politikacı bunu ele geçirip kendi amaçları için istediği gibi eğip bükerek kullanmak isteyecek. Open Subtitles الأن يمكنك رفضها كما تحب سوف يطلقون عليها إثبات لوجود الرب ولكل سياسى يحاول أن يأخذ هذا
    Aslında beyaz balina insanın varlığının bilinmezliğinin ve anlamsızlığının sembolü müydü? Open Subtitles هل الحوت الابيض يرمز بالواقع الى عدم المعرفة واللامعنى لوجود البشر ؟
    Belki de annesinin varlığının verdiği huzuru tercih ediyordur. Open Subtitles ربما هو يشعر بالراحه لوجود امه بجانبه
    Babanız bunun içinde en değerli varlığının bulunduğunu söylemişti. Open Subtitles أخبرنى والدك مره أن محتوى هذا أثمن أملاكه
    Noah Taylor'un vasiyetinde ölümü halinde tüm mal varlığının sizin üzerinize geçirilmesi yazılı. Open Subtitles لأجل ماذا؟ نوح تايلور) أراد نقل كل أملاكه لك بشكل فوري عند وفاته)
    Adam mal varlığının yarısını kaybetmekten korkuyor. Open Subtitles لقد كان خائفًا من أن تضيع نصف أملاكه
    Onun kendi varlığının durumunu, gezegeninin yokolduğunu açıkladıktan hemen sonra yüzüne vuramayız. Open Subtitles نحن يجب أن لا نكشف حقيقة وجودها لحظات بعد إخبارها أن كوكبها مدمر
    O ruhlardan ricamız bu birlikteliği kutsamaları ve varlığının her gününde korumaları. Open Subtitles والآن نطلب من تلك الأرواح مُباركة هذا الإتحاد وحمايته خلال كل يوم من وجودها بيننا
    Düşmanları onun peşini hiç bırakmadı, hatta öldüğünde bile, onun varlığının kanıtını yok etmeye uğraştılar. Open Subtitles .. والمتعصبون يلاحقونها بإستمرار حتى في الموت، محاولين .. تدمير الدليل على وجودها
    Ve babamın boktan yatırımları sağ olsun mal varlığının çoğu onlarda. Open Subtitles ويعود الفضل لإستثمارات أبي السيئة في إستيلائهم على معظم ثروته
    Onun tüm varlığının tutarı olan, tam tamına 500,000 Nyang'ı talep edeceğiz. Open Subtitles سنطلب 500000 نيانغ, كامل ثروته.
    Muhtemelen içinde bulunduğumuz bin yılda, insan varlığının... Open Subtitles لعلّه السؤال المحوري للوجود الإنساني

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more