"vasıtasıyla" - Translation from Turkish to Arabic

    • من خلال
        
    • خلاله
        
    • خلالها
        
    • عن طريق
        
    Son olarak, maddeye, kütlesi ve dönüşü vasıtasıyla etkiyen yerçekimi gücü vardır. TED وأخيرا هناك قوى الجاذبية والتي تأثر على المادة من خلال كتلتها ودورانها.
    Geleceğimizle ilgili ön görümü sana benim "vizyon tahtam" vasıtasıyla anlatmak istiyorum. Open Subtitles أود أن أشرح رؤيتي لمستقبلنا من خلال لوحتي للتنبؤات إنها أداة بسيطة
    Kutsal eser, kanın vasıtasıyla bana vampirlerin saklandığı yeri göster. Open Subtitles البقايا المقدسة من خلال دمك أرني أين يختبيء مصاصي الدماء
    İleri geri hareket edebilen bir delik saptadı bu deliğin ucundan hızlı bir şekilde ilerleyerek delik vasıtasıyla geçmişe gitti. Open Subtitles لقد استطاع تثبيت ثقب دودي قابل للعبور من خلاله وحفز المسرع في نهاية ذلك الثقب إلى الماضي وسافر من خلاله
    Bu daha sonra hücre tarafından özümsenen bir kese ya da kabarcık vasıtasıyla bir molekülün hücre dışından hücre içine alınabildiği bir işlemdir. TED العملية التي من خلالها يستطيع جزيء من خارج الخلية الانتقال إلى داخلها عبر الاستحواذ عليه في فقاعة أو حويصلة ثم تقوم الخلية بإدخاله.
    Patron, sizin vasıtanızla resmi izin almayı arz etsek ya da Düşes'in vasıtasıyla? Open Subtitles أليس بوسعنا تقديم طلب رسمىّ من خلالك، سيدى ؟ أو عن طريق الدوقة؟
    Polisin benimle avukatım vasıtasıyla irtibata geçmesini tercih ederim, dişçimle değil. Open Subtitles ،أفضل أن تتواصل الشرطة معي من خلال محامي ليس طبيب أسناني
    Soğuk, kasvetli ve bir Fransız kolayca tünel vasıtasıyla erişebiliyor. Open Subtitles باردة وقاتمة ويسهل دخولها بواسطة رجل فرنسي من خلال نفق
    Belki de tarım toplumları haline gelmemizden başlayarak modern tıbba kadar uzanan gelişmeler vasıtasıyla, kendi evrimimizi değiştirmiş olduk. TED سواء كانت عن طريق الإستقرار في المجتمعات الزراعية، وعلى طول الطريق من خلال الطب الحديث، غيرنا تطورنا الخاص.
    Umut dolu yerel liderlik vasıtasıyla, bunun olmasını durdurmak için barışçıl bir direniş kampanyası başlattılar. TED من خلال القيادة المحلية الملهمة، شنوا حملة مقاومة سلمية لوقف ذلك.
    Bunu durum çalışmaları vasıtasıyla yapıyoruz. TED ونحن نقوم بهذا من خلال بعض الحالات الدراسية.
    Boynumda boyunluk ve kafamın iki yanında kum torbaları vardı ve dünyamı kafamın üzerine asılmış bir ayna vasıtasıyla görüyordum. TED كانت لي دعامة للعنق وأكياس على جانبي رأسي و شاهدت عالمي من خلال مرآة كانت معلقة فوق رأسي.
    Bir şekilde, beynin mucizevi bir sinaptik işlevi vasıtasıyla şarkı söylerken kekelemek imkansız. TED بشكل ما، من خلال وظيفة خارقة متشابكة في العقل البشري، من المستحيل أن تتأتأ وأنت تغني.
    Joan, benim kelimelerim vasıtasıyla bana aşık olduğunu söyledi. TED قالت جوان أنها من خلال كلماتي قد وقعت في حبي
    Ayrıca mimari vasıtasıyla aidiyeti ve toplumu ifade etmenin daha pek çok yolu var. TED كما أنّ هناك الكثير من الطرق الأخرى للتعبيرعن الانتماء وحسّ المجتمع من خلال العمارة.
    Elektromanyetik kuvvet, elektrik yüklü maddeyle, foton adı verilen parçacıklar vasıtasıyla etkileşime girer. TED تتفاعل القوى الكهرومغناطيسية بالمواد المشحونة كهربائيا.. من خلال جسيمات تسمى فوتونات.
    Bu anekdotlar vasıtasıyla, daha büyük bir resmin ortaya çıktığını görüyorum. TED من خلال هذه الحكايات، أرى صورة أكبر تظهر.
    Harvey seni hep kollayacak. Onun vasıtasıyla ben de seninle temas halinde olacağım. Open Subtitles هارفي سوف يبقى ، وسأكون على اتصال معك من خلاله
    Ve bize bahşet ki Tanrı'nın vasıtasıyla sonsuz arkadaşlığa erelim bizim için ölen ve tekrar dirilen Yüce İsa, Tanrımız. Open Subtitles وقد منح لنا ما نملك لطاعته لكي نجد الصداقة الأبدية معهم. من خلاله الذي مات و ارتفع مرة أخرى لأجلنا جميعا،
    Muhtemelen kaçaklarla ilgili bilgilere onun vasıtasıyla ulaşabilirsin. Open Subtitles أعتقد أنّك ستكون قادراً على الحصول على معلومات حول الهاربين من خلاله.
    Benimle bağlantı kurman gerekirse onun vasıtasıyla yaparsan iyi olur. Open Subtitles إذا تَحتاجُ للإتِّصال بي، أنت من الأفضل أن تَعمَلُ هو خلالها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more