"ve çörek" - Translation from Turkish to Arabic

    • والكعك
        
    • فطيرة وكعكة
        
    • و الكعك
        
    • ودونات
        
    İşi yapmanın zamanı gelmişti. bütün gece uyumayanlarımız kahve ve çörek havasında değildi. Open Subtitles كلانا كان مستفيقاً طوال الليل ولم نكن في مزاجٍ يسمح بتناول القهوة والكعك
    Bence kahve ve çörek, polisliğin sertifikası gibi bir şey. Open Subtitles أعتقد أن القهوة والكعك المحلى تؤكد على كون المرء شرطياً
    Sabaha kadar uyanık kalanlar olarak kahve ve çörek havasında değildik. Open Subtitles كلانا كان مستفيقاً طوال الليل ولم نكن في مزاجٍ يسمح بتناول القهوة والكعك
    Kuruyemiş ve çörek? Open Subtitles فطيرة وكعكة محلاة؟
    Bu gece çorba var. Sabahları ise kahve ve çörek... Open Subtitles الشوربة الليلة، القهوة و الكعك في الصباح
    Tamam. İyi öyleyse, ben de kahve ve çörek alıp büyük patlamayı beklerim. Open Subtitles حسنا, لا بأس, سأحضر كوبا من القهوة ودونات وسأنتظر الانفجار الكبير
    Eh, güle güle. Çay ve çörek için yine buluşmalıyız sizinle. Open Subtitles وداعاًَ، علينا اللقاء مجدداً لتناول الشاي والكعك
    Ayrıca kahve ve çörek için bağış yapmak isteyenler bu geceki toplantıdan sonra beni görebilir. Open Subtitles واذا اردت ان تتناول القهوه والكعك شاهدْني بعد إجتماع اللّيلةِ
    Bu arada, bunlar istenen kahve ve çörek siparişleri hemen alınmasını istiyorum. Open Subtitles في هذه الأثناء هذه طلبيات القهوة والكعك التي التي أريدك أن تأتي بها حالاً
    Onu Agnes'in yerine, devriye görevi için kahve ve çörek alması için gönderdim. Open Subtitles طلبته للذهاب إلى العشاء في أغنيس وشراء القهوة والكعك لاجل الدوريه
    Sörfün görebileceği bir yerde, bir çanın yanına bir masa üzerine kahve ve çörek koyarlar. Open Subtitles لا،هنا هو الجزء الممتع. يجلسون على القهوة والكعك على الطاولة.
    Tekrar ediyorum, salonda kahve ve çörek var. Open Subtitles أعيد كلامي، القهوة والكعك المحلى في غرفة الجلوس.
    Şimdi de Michelle'in kısmı! Hadi! # Sana kahve ve çörek getirirdim # Open Subtitles إبدأواـ هيا كنت لإجلب لك القهوة والكعك
    Çikolata ve çörek hariç. Open Subtitles بإستثناء الشوكولاته والكعك.
    O zaman kutlamak için kahve ve çörek alalım. Open Subtitles {\pos(192,230)} في تلك الحالة، لديّ بعض القهوة والكعك المحلى للإحتفال.
    Patience, meyve suyu ve çörek almak için dışarı çıktı. Open Subtitles خرجت (بايشنس) للحصول على العصير والكعك
    Kuruyemiş ve çörek? Open Subtitles فطيرة وكعكة محلاة؟
    Görüyorsun, Cate ana işiydi on-air yetenek getirmek için kahve ve çörek. Open Subtitles ترون .. وظيفة كايت الرئيسية كانت تقديم المواهب و القهوة و الكعك على الهواء
    Kahve ve çörek isteyen var mı? Open Subtitles من يرغب بقهوة ودونات ؟ حسنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more