Birçok tarım ilacı, suni gübre ve çok fazla su kullanılır. | TED | إنه يستخدم الكثير من المبيدات، والكثير من الآسمدة والكثير من الماء. |
20. yüzyıl teknolojisi düşünülünce çok fazla veri ve çok fazla gücün tek bir yerde toplanması açık bir şekilde etkisizdi. | TED | وبتكنولوجيا القرن 20، كان من غير المجدي محاولة تركيز الكثير من البيانات والكثير من القوة في مكان واحد. |
Hava çok sıcaktı ve çok fazla olay yaşamıştık. | Open Subtitles | كان الجو حاراً جداً والكثير من الأشياء حدثت |
Marka tasarımları sever ve çok fazla eğlendiği için genellikle tabloid gazetelerin manşetlerindedir. | Open Subtitles | تحبّ شراء أرقى المصنّفات ولديها ميل مُفرط للحفلات |
Marka tasarımları sever ve çok fazla eğlendiği için genellikle tabloid gazetelerin manşetlerindedir. | Open Subtitles | تحبّ شراء أرقى المصنّفات، ولديها ميل مُفرط للحفلات. |
Bütün paramı bira işine yatırdım ve Master kartımı Visa kartımla Visamı da Amex kartımla ödüyorum ve çok fazla açıldım. | Open Subtitles | أترى .. لقد استثمرت نقودي لمشروع الجعّة و أنا أدفع ببطاقة الماسترد و الفيزا و سوق الأوراق المالية |
Hayır, hayır. Çok fazla göz yaşı ve çok fazla votka tonik. | Open Subtitles | لا, لا, كان هنالك الكثير من الدموع والكثير من الفودكا |
Düşman ateşi yok, kazazedenin bilinci yerinde ama bir bacağını ve çok fazla kan kaybetti, tamam. | Open Subtitles | لا رصاص عدو الضحية مازال واعياً لكنّه خسر ساقاً والكثير من الدماء، حوّل |
Evet, çok fazla sert şiddet ve çok fazla travma var buradan öyle görülüyor. | Open Subtitles | أجل، توجد الكثير من الرضوض والكثير من الإصابات ممّا يبدو عليه. |
Bu çok fazla paraya ve çok fazla zamana mal olur ve bazen, bir ilaç piyasaya sürüldüğünde bile, tahmin edilemez bir yön çizer ve insanlara zarar verir. | TED | تكلف العملية الكثير من المال، والكثير من الوقت، وفي بعض الأحيان، حتى عندما تنزل الأدوية إلى السوق، فإنه لايمكن التنبئ بنتائجها وقد تضر الناس |
İstediğin şeyi söyle Jake, ve çok fazla var görünüyor ama sana şunu söyleyeyim, zamanı harcadım en iyi zamanlarımı berbat ettim. | Open Subtitles | ادعه كل العنب الحامض الذي تريده يا جيك ... والكثير منه لقد صرفت الوقت والكثير من أفضل أوقاتي |
ve çok fazla küstahlar. Özellikle de zenci olan. | Open Subtitles | والكثير من الغطرسة خصوصاً ذلك الأسود |
ve çok fazla küstahlar. Özellikle de zenci olan. | Open Subtitles | والكثير من الغطرسة خصوصاً ذلك الأسود |
Bütün paramı bira işine yatırdım ve Master kartımı Visa kartımla Visamı da Amex kartımla ödüyorum ve çok fazla açıldım. | Open Subtitles | أترى .. لقد استثمرت نقودي لمشروع الجعّة و أنا أدفع ببطاقة الماسترد و الفيزا و سوق الأوراق المالية |