Eğer yeni babana söylediğin gibi barınakta yaşadıysan devam edecek bir şeyim kalmaz ve ölürsün. | Open Subtitles | إن كنتِ تعيشين بملجأ كما أخبرت والدك الجديد فليس لدي ما أبحث به و تموتين |
Yanında bir elementsel olmadan inersen metafiziksel bir hastalığa kapılır ve ölürsün. | Open Subtitles | غادري عند توقفه بدون مرافقة إليمانتالز فتصابين بدوار ما وراء الطبيعة و تموتين |
Ne yapacağımı bilmiyorum. Belki araba çarpar ve ölürsün. Ehehe, değil mi? | Open Subtitles | ربما تصدمك سيارة و تموتين لنضحك بصوت مرتفع، أليس كذلك؟ |
Ya söylediğim herşeyi yaparsın ya da şırıngayı saplar, deterjanı basarım ve ölürsün. | Open Subtitles | وسوف تفعل كل شئ اقوله والا سوف اغرس هذه الابرة في عنقك وسوف اسحب العبوة وسوف احقنك بمنظف المجاري وسوف تموت |
Yin enerjisi yaralarına işler ve ölürsün. | Open Subtitles | سوف تدخل طاقة الين الى ندوبك وسوف تموت |
Evet. ve ölürsün. Hey. | Open Subtitles | نعم و تموت , لقد تذكرت لتوي بقية الأغنية |
Rahatla, en kötü ihtimalle aşağı kayarsın ve ölürsün. | Open Subtitles | الاسترخاء, في أسوأ سيناريو ، لك زلة و تموت. المهمة أنجزت. |
Şaka bir yana, polis ya da asker ol, belli kurallara göre yaşarsın ve ölürsün. | Open Subtitles | لندع المزح جانباً كوني شرطية أو جندية أنت تعيش و تموت وفقاً لقوانين إدارية |
Doğar yaşar ve ölürsün. | Open Subtitles | تولد و تعيش و تموت علي الرحيل |
#ve ölürsün.# | Open Subtitles | و تموت |
ve ölürsün. | Open Subtitles | # و تموت # ! |