"ve özür dilerim" - Translation from Turkish to Arabic

    • وأنا آسف
        
    • وأنا آسفة
        
    • و أنا آسفة
        
    • و أنا آسف
        
    • وإني آسفة
        
    • وأنا أسف
        
    • و أنا أسف
        
    • و أنا أعتذر
        
    • و انا آسفة
        
    • وأنا آسفه
        
    ve özür dilerim biliyorum bu acı bir şey ama tamamen doğru. Open Subtitles وأنا آسف أعلم أن ذلك قاسي، لكنه صحيح تماماً
    Onu öpmemem gerekirdi ve özür dilerim, sana söylemeliydim. Open Subtitles لم يجدر بي تقبيلها وأنا آسف لأنني لم أخبرك
    Bugün olanları görmemeni isterdim ama gördün ve özür dilerim. Open Subtitles لم أكن أتمنى بأنّ ترى ما رأيته ... اليوم . لكنك رأيت , وأنا آسف
    Neyse, şimdi yeterince sarhoşum ve özür dilerim. Open Subtitles لذا، على كل حال، أنا مخمورة كفاية وأنا آسفة.
    ve özür dilerim seni annenle konuşmaya zorladığım için. Open Subtitles وأنا آسفة باني أجبرتك على التحدث مع والدتك
    ve özür dilerim, fakat bazı cevaplar istiyorum. Open Subtitles و أنا آسفة, ولكنني أيضاً أريد بعض الأجوبة
    ve özür dilerim çünkü annem ve ben bir hata yaptık Open Subtitles ، و أنا آسف ... لأنني انا و والدتكَ إرتكبنا خطأً
    ve özür dilerim ama sadece sensiz hayatın nasıl olacağını prova ediyordum. Open Subtitles وأنا آسف. لكن أنا فقط... أحاول الإعتياد على الحياة من دونك.
    tetiği çektim ve özür dilerim. Open Subtitles نعم، أنا سحبت الزناد وأنا آسف.
    Bu çok büyük bir fırsat ve özür dilerim. Open Subtitles كلّه أثر في رأسي وأنا آسف
    Sana bunu borçluydum ve özür dilerim. Open Subtitles أنا أدين لكِ بذلك, وأنا آسف
    Kaba davrandım ve özür dilerim. Open Subtitles لقد كنت وقحا, وأنا آسف
    Teşekkür ederim. ve özür dilerim. Gerçekten. Open Subtitles شكراً لك وأنا آسف جدّاً
    Ben bir hata yaptım ve özür dilerim. Open Subtitles لقد إرتكبت خطأ، وأنا آسفة لذلك
    Bu benim için çok önemli bir şey ve özür dilerim. Open Subtitles غرفة لي هذا أمر كبير علي وأنا آسفة
    Dinle şu çocukla olan şey için fazla tepki gösterdim ve özür dilerim. Open Subtitles -إلى العمل إسمع.. حول ما حصل مسبقاً، مع ذلك الفتى لقد بالغت في ردة فعلي، وأنا آسفة جداً
    Biliyorum, süper şekerliğimde değildim ve özür dilerim. Open Subtitles أعلم أني لم أكن نفسي الفائقة الجمال ، و أنا آسفة
    Söylemek istediğim şey şu: Sen benim en iyi arkadaşımsın ve özür dilerim. Open Subtitles ما أريد قوله هو أنك أفضل أصدقائي و أنا آسفة
    Bana ayakkabı veriyorsun, vücuduma... hayran oluyorsun ve özür dilerim ama... böyle güzel bir yere arabayı çekmek, sınıflandırma yapmaksızın, bir randevu. Open Subtitles . . أنت أعطيتني حذاء و أنت , معجب بجسمي , و أنا آسف
    Moralim bozuktu ve özür dilerim Tye için, her şey için. Open Subtitles إنما كنت منزعجة، وإني آسفة. بشأن (تاي)، وكل ما بدر.
    Adilik yaptım ve özür dilerim. Open Subtitles حسناً أنا أسف لكوني مغفلاًَ , وأنا أسف لـ
    Benim hatamdı ve özür dilerim. Open Subtitles كانَ ذلكَ خطء، و أنا أسف.
    Orada sana çok kaba davrandım ve özür dilerim. Open Subtitles كنت وقحة هناك أشمت بكِ، و أنا أعتذر
    Başlarda senden hoşlandığımı kabul ediyorum ve seni ümitlendirmiş de olabilirim ve özür dilerim ama başkasıyla çıkıyorum. Open Subtitles أعترف أنني كنت منجذبة إليك في البداية و قد أكون قدتك و انا آسفة لكنني أواعد شخصاً ما.
    Daha önce kendimi kaybettiğimin farkındayım ve özür dilerim. Open Subtitles وأنا أدرك أنني فقدت أعصابي في وقت سابق ، وأنا آسفه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more