"ve akıllı" - Translation from Turkish to Arabic

• وذكية
• و ذكية
• الذكية
• وذكي
• وأذكى
• و حكيم
• وذكيا
• والأذكى
• والذكية
• وذكاءا عن
• وذكيه
• وذكيّ
• وحكيمة
• العاشقون
• الذكي

Senin, güzel ve akıllı bir kadınla aranı yapmaya çalıştığım için üzgünüm.
سامحني على ترتيب موعد غرامي مع إمرأة جميلة وذكية

Senin gibi güçlü ve akıllı olmak istiyorum.
أريد أن أكون قوية مثلك وذكية مثلك ماتيلدا

Çok açıkça belliydi ki, bu misafir gayet aklı başında, anlaşılır ve akıllı idi. Fakat çok korkmuş ve şaşırmıştı çünkü birşeyler görüyordu.
وكان واضحا على الفور انها كانت عاقلة تماماً وصافية الذهن و ذكية بدرجة جيدة و لكنها كانت مذعورة و محتارة لأنها كانت ترى اشياء

ve akıllı informasyon teknolojilerini kullanarak trafiği serbestçe akar hale getirebiliriz.
و يمكننا استخدام التكنولوجيا الذكية لجعل حركة السير خالية من الإزدحام.

Eğer Gordon senin ne kadar güzel seksi ve akıllı olduğunu görmüyorsa tam bir ahmaktır.
ساره، إذا جوردن لا يستطيع الإخبار إنّه لأمر جميل ومثير جنسيا وذكي أنت , ثمّ هو أبله.

Çocukça olduğunu biliyorum ama beni rahatsız etti. Ben çekici ve akıllı biriyim, değil mi?
اعرف اننى ملتزمة، ولكن ذلك يضايقنى انا مثيرة وذكية أليس كذلك ؟

Benim sevgilim de güzel ve akıllı.
صديقتي الحميمة أيضاً جميلة وذكية هي يمكنها أن تكون عارضة أزياء

O bizim ilk çocuğumuzdu. İyi kalpli ve akıllı bir çocuktur.
إنها أول أولادنا ، ولديها قلب طيب ، وذكية

Söylemeliyim ki, çekici ve akıllı bir kız olmana rağmen etrafının budalalarca sarılmasına izin vermişsin.
... يجب أن أقول ، لأجل فتاة جذابة و ذكية لقد كنتِ بالتأكيد تحيطين نفسكِ بمجموعة غير عادية من الأغبياء

O gerçekten kültürlüydü, çok kültürlü ve akıllı.
كانت مثقفة, مثقفة بالفعل, و ذكية جداً

Çok güzelsin ve akıllı ve eğlenceli ve şefkatli ve ve tabii ki planların olacak.
انتِ جميلة... و ذكية و مضحكة و تهتمين و... بالطبع لديكِ خطط

Güzel ve akıllı uygulama geliştiricilerin yüzyılındayız.
كان لدينا قرن زمني من مطوري تطبيقات الذكية اللطفاء جدا

Hayatlarımız aygıtlar ve akıllı cihazlar etrafında dönüyor.
تدور حياتنا حول أجهزتنا، الأجهزة الذكية وأكثر من ذلك.

Tommy'nin değişen dünyayı gördüğünü, ve o birinin genç ve akıllı olması gerektiğini biliyordu... ve birisinin kan bağı olması gerektiğinin de.
لقد رأى تومي ان العالم قد تغير, وكان يعرف أنه بحاجة لشخص شاب وذكي وشخص مقرب بالدم

İncinmiş ve anlaşılamamış hissediyordum çünkü kendimi yetenekli ve akıllı olarak görüyordum ama fiziksel olarak çekici değildim.
شعرت بألم شديد وأنني فُهِمِت بشكل خاطئ جداً... لأنني اعتبر نفسي موهوب وذكي. بالرغم من أني لم أكن جذاباً جسدياً.

Bana cesaretle, daha güçlü ve akıllı adamlar hakkında tekrar bak;
اصرخي في وجهي مرة أخرى عن رجال أقوى وأذكى وأكثر شجاعة

Kendisine güvenmemizi ve mantıklı ve akıllı olduğunu düşünmemizi sağladı!
أن يجعلنا نثق به و يجعلنا جميعاً نظن أنه عاقل و حكيم

İş kadınlarla başetmeye geldiğinde, katı ve akıllı olmalısın.
التعامل مع الإناث, يجب أن تكون صارما وذكيا

En küçük olan. Büyük ve akıllı olan sensin.
أنا الأصغر ، وأنتي الأخت الكبرى والأذكى.

Güzel ve akıllı kadınlarla dolu bu kentte bula bula ahmak zekalı bir Amerikalı buldun.
من بين كل سكان هذه المدينة المكتظة التى تعج بالنساء الجميلة والذكية أنت تحضر لى تلك الأمريكية الصغيرة

Ben Sultan Mehmet'in babasından daha cesur ve akıllı olduğunu düşünmüyorum.
أنا لا أعتقد أن السلطان (محمد) أكثر شجاعة وذكاءا عن أبيه.

Çok güzel ve akıllı bir kadın. Onunla çıkmak istiyorum.
انها جميلة وذكيه وأريد مواعدتها

Onu tanıyorsun, nedenini biliyorsun. Herif dehşet verici ve akıllı.
إنك تعرفه، وتعلم السبب، إنه مروّع وذكيّ.

Çok şirin ve akıllı görünüyor.
إنها تبدو جميلة وحكيمة

Çok yakışıklı ve akıllı görünüyor.
لنمرح مع الايقاع الشباب العاشقون

Böylece uygulama yol gösterici işaretleri ve akıllı telefon sensörleri kullanarak beni yönlendirir ve tek başıma iç ve dış ortamda dolaşabilmeme imkan tanır.
ما حدث هو أن التطبيق وجهني عن طريق تحليل إشارات المرشد اللاسلكي وأجهزة استشعار الهاتف الذكي مما مكنني من التحرك داخل وخارج المكان اعتمادا على نفسي.