"ve bazıları" - Translation from Turkish to Arabic

    • و بعضهم
        
    • والبعض
        
    • وبعض
        
    • وبعضها
        
    • وبعضهم
        
    • بعضها
        
    • و البعض
        
    İyi insanlar, Sean. Ve bazıları da burada dans etti. Open Subtitles إنهم فتيان طيبْون, و بعضهم جاء و قام بالرقص هنا
    Benim zamanımda birçok insana yanlış yaptım Ve bazıları da bana yanlış yaptı ama vicdan azabı çektiğim tek şey Open Subtitles في زمن مضى اقترفت الكثير من الأخطاء بحق اشخاص كثر و بعضهم عاملني بالمثل بالمقابل لكن أسفي الوحيد فقط كان
    Onlar biyohacker alanları açıyorlardı Ve bazıları daha çok yasa ve daha az kaynak ile bizim yaşadığımızdan daha fazla zorlukla karşılaşıyorlardı. TED كانوا يفتحون مساحات البيوهاكر، والبعض منهم كانوا يواجهون تحديات أعظم مما واجهنا، قوانين أكثر و موارد أقل
    Çünkü bazı şeyler asla değişmez Jason Ve bazıları da değişir. Open Subtitles لأن بعض الأشياء لا تتغير أبدا ً جاسون وبعض الأشياء تتغير
    Her ikisi de küçültmekte ve geri çekilmekte, Ve bazıları tamamen kayboldu. TED إنها تتقلص وتتراجع على حد سواء -- وبعضها أختفى تماما عن الوجود.
    Ve bazıları orada olmamıza gerçekten çok tepkiliydi. TED وبعضهم كان في الحقيقة شديد المعارضة لأن يكون هناك.
    Bazıları Ve bazıları da havadan Ama bence bu değil. Open Subtitles بعضها وأخرى محمولة جوا ولكن أعتقد ان هذا النوع لا
    Bazıları rüzgar gibi Ve bazıları dalga gibi ve bazen canlı bazen de matematik gibi görünüyorlar. TED بعضها يبدو مثل الرياح و البعض الاخر مثل الموجات واحيانا تبدو كانها حية و في احيان اخرى تبدو كانها رياضيات
    Ve bazıları her şeyi daha iyi yapmak için kundakçılık yaptıklarını düşünürler. Open Subtitles و بعضهم يقوم بذلك لأنهم يظنون انهم يجعلون افضل
    Ve bazıları yardıma muhtaç baba tarafından kaçırıldı. Open Subtitles و بعضهم يتم إختطافهم من قبل الأباء العجزه.
    Çünkü bazıları zengindir Ve bazıları da çürümeye bırakılırlar. Open Subtitles لأن بعضهم أغنياء و بعضهم الآخر تُرك ليتعفن
    Kasabaya sizi sordum Ve bazıları Camille ile ortak noktanız olabilir diye sizinle görüşmemi söyledi. Open Subtitles كنت أسأل في الأرجاء عنك و بعضهم أخبرني بضرورة التحدث معك و أنّك و كاميل لديكما قاسم مشترك
    Bazıları politik partiye dönüşebilir, Müslüman Kardeşliği gibi Ve bazıları da açık silahlı gruplardır Taliban gibi. TED و قد يصبح البعض أحزابا سياسية، مثل الأخوان المسلمين، والبعض الآخر قد يكون مجموعات مسلحة علنية مثل حركة طالبان.
    Bazı parçalar sizi zerafetiyle hayran bırakıyor Ve bazıları da oraya getirilmedeki yürekliliği ile. TED بعض التحف الفنية تؤثر عليك بجمالها والبعض الآخر تؤثر عليك بجرأتها الهائلة التي جلبتها إلى هنا
    Bazı insanlar egzersiz yapmayı çok daha zor bulabilir Ve bazıları da egzersizi daha kolay olarak görebilir. TED يرى بعض الناس التمرين أكثر صعوبة، والبعض الآخر ربما يرى التمارين أسهل.
    Bu bir milyon bireyden çoğu sağlıklı Ve bazıları hastalığa muhatap olacak. TED ضمن هؤلاء المليون شخص، معظمهم بصحة جيدة وبعض منهم مصاب بالمرض.
    Ve bazıları için de, sanıyorum ki biraz daha hızlı olacak. TED وبعض الكائنات اعتقد انه يمكن استعادة خسائرها بصورة اسرع
    Amerikanlar çok fazla et yer Ve bazıları yemeden önce baş harflerini etin üzerine sıcak bir demirle damgalar. Open Subtitles وبعض الأشخاص يفضلون حرقها بداخل الطعام , بحديدة حمراء ومشتعلة قبل الأكل
    Hikâyeler her şey olabilir Ve bazıları aslında gerçek. TED القصص يمكن أن تكون أي شيء، وبعضها في الواقع حقيقية.
    Bütün öyküler ilgimi çeker Ve bazıları onları yazmaya başlayana kadar hiç aklımdan çıkmaz. TED جميع القصص تعجبني، وبعضها تطاردني حتى أنتهي بكتابتها
    Ve bazıları da... kesinlikle çocukların etrafında bulunmaması gereken insanlardan. TED وبعضهم أشخاصاً لا ينبغي أن يكونوا بجوار الأطفال نهائياً.
    Genellikle, Gando'dan bir genç adamın para kazanması için köyden ayrılarak şehre gitmesi, bazen ülkeden ayrılması gerekiyor Ve bazıları hiç geri dönmüyor ve topluluğu zayıflaştırıyor. TED عادة, للشباب الصغار من غاندو ليحصل على مال يجب عليه ان يغادر الريف للمدينة, أحياناً يغادر البلاد وبعضهم لا يرجع أبداً ليحول هذا المجتمع إلى أضعف
    Şimdi, ilginçtir ki, deneklerimiz arasında, bazıları benzer bilgiler paylaşmıştı Ve bazıları paylaşmamıştı. TED الآن بشكل مفاجئ، من بين المشاركين، بعضهم قد أدخل معلومات قابلة للمقارنة، و البعض الآخر لم يفعل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more