"ve bilim insanları" - Translation from Turkish to Arabic

    • والعلماء
        
    • كعلماء
        
    Mühendisler ve bilim insanları bu doğal süreci hızlandırmak için paha biçilmez bir iş çıkarıyor olsalar da pek yeterli olmuyor. TED وبالرغم من عمل المهندسين والعلماء النفيس لتسريع هذه العمليات الطبيعية، إلا أن هذا ببساطة ليس كافيًا.
    Peki matematikçiler ve bilim insanları neden simetri ile ilgileniyor? TED لكن لماذا يهتم الرياضيون والعلماء بالتناظر؟
    Bugünlerde doktorlar ve bilim insanları görme engellilere yardım etmek amacıyla biyomekanik implantların tasarlanması için farklı göz yapılarını araştırıyorlar. TED اليوم، والأطباء والعلماء يبحثون في بنيات العين المختلفة ليساعدوا على تصميم مزروع بيوميكانيكي لضعاف الرؤية
    Isaac Newton'un zamanından beri optikçiler ve bilim insanları ışığın büküldüğünü biliyorlardı, havayla su veya cam gibi malzemelerin arasından geçerken TED منذ عهد إسحاق نيوتن، عرف صانعو العدسات والعلماء أن الضوء ينحني حين يمر بين الهواء ومواد مثل الماء أو الزجاج.
    Buzul bilimci ve bilim insanları olarak işimiz bu belirsizlikleri azaltmak. TED دورنا كعلماء جليد وكعلماء بشكل عام أن نضيق مجال عدم اليقين هذا
    Böylece yardımcı olabileceğim herhangi bir becerim varsa diye görmek için çiftçiler ve bilim insanları ile bölgede biraz zaman geçirmeye karar verdim. TED لذا قررت قضاء بعض الوقت في تلك الأرض مع الفلاحين والعلماء لأرى إن كان لدي أية مهارات قد تفيد في ذلك.
    Biz robotikçiler, mühendisler ve bilim insanları için bu aletler, bunlar aldığınız dersler ve kurslardır. TED فبالنسبة للرجال الآلية .. إن المهندسين والعلماء هي تلك الأدوات .. والمناهج والصفوف التي تعطى للطلاب ..
    Kertenkele ve bilim insanları birlikte büyük projenin gerçekleşmesi için. Open Subtitles السحالي والعلماء, معاً لنجاح المشروع.
    Bunu ırk politika veya başka şeylerde de, aslında herşeyde yapıyoruz. bunu bilimde de yapıyoruz. yani bakın-- sadece bakın--- ve bilim insanları siz de yapın, durmadan yapın-- modellerimize destek verecek yeni bulgular arıyoruz ve bazıları da bu bulguları verip, kafamızdakileri sağlamlaştırmak için çok fazlaca niyetliler. TED ونحن نفعل ذلك ، بطبيعة الحال ، مع مسائل العرق ، والسياسة ، وكل شيء آخر ، ونحن نفعل ذلك في مجال العلوم كذلك. لذلك نحن ننظر -- مجرد النظر -- والعلماء يفعلون ذلك ، على الدوام -- أن نبحث عن أدلة تعزز ما لدينا من نماذج ، وبعض الناس ليست سوى قادرة أيضاً وعلى استعداد لتقديم الأدلة التي تعزز النماذج.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more