"ve bu yüzden" - Translation from Turkish to Arabic

    • ولهذا السبب
        
    • وهذا هو السبب
        
    • و لهذا السبب
        
    • ولذا
        
    • و لذلك
        
    • وهكذا
        
    • ولذلك
        
    • وهذا ما تسبب
        
    • ومن أجل ذلك
        
    • وبسبب ذلك
        
    • وهذا سبب
        
    • ولأجل ذلك
        
    • و هذا هو سبب
        
    • و لهذا أنا
        
    • ولهذا فإنّك
        
    Dün gece uykunda öldün, Ve bu yüzden Julie'yi görebiliyorsun. Open Subtitles لقد متَ في نومك ليلة البارحة ولهذا السبب رأيت جولي
    Ancak sana ait kılmadılar Ve bu yüzden gitmen gerek. Open Subtitles لكنها ليست هي التي خلقتك، ولهذا السبب يجب عليك الرحيل.
    Ve bu yüzden de gelecek Birleşik Devletler başkanı olacağım. Open Subtitles وهذا هو السبب في أنني سأكون الرئيس المقبل للولايات المتحدة.
    Ancak keyifli hayatın üç kusuru var, Ve bu yüzden psikoloji mutluluk bilimi değil Ve bu yüzden burada bitmiyor. TED و لكن الحياة السارة لديها ثلاثة معوقات, و لهذا السبب علم النفس لا يعد علما للسعادة و لا يكترث بها,
    Ve bu yüzden sanırım, birincisi, içgüdüsel tepkiler bazen yanlış oluyor, ikincisi, umulduğu gibi olmuyor. TED ولذا فانا أعتقد، اولا، أن ردود الفعل الاولية خاطئة في بعض الأحيان وثانيا، فأنها لا تبدو كما هو متوقع.
    Ve bu yüzden baylar, sanırım eve doğru uzun bir yürüyüşe çıkmamız gerekecek. Open Subtitles لنستفيد منها ضد الالمان و لذلك سنتعرض للخطر لأن طريق عودتنا للوطن طويلة
    Ve bu yüzden ödül yemeği kullanıyoruz. / TED وهكذا نستخدم الطعام كطعم في أيدينا، ونحن نستخدم الطعام لأننا نتعامل مع الملاك.
    Belki yardımcı olarak çalışıyordun Ve bu yüzden detayları hatırlamıyorsun. Open Subtitles شيئاً كنت تعمل عليه سطحياً ولذلك لا تتذكر أى تفاصيل
    Onlar aslında bizim kültürel ruhlarımızı istiyorlar, Ve bu yüzden marka benzetmesi konuya ilginç bir bakış açısı getirmektedir. TED هم في الحقيقية يريدون روحنا الثقافية، ولهذا السبب التمثيل بالعلامة التجارية طريقة مثيرة جداً للنظر في هذا الأمر.
    Pi ülkesi elbette en huzurlu yer değildi Ve bu yüzden krallığın sayılarının, silahşörlere ihtiyacı vardı. TED أرض باي لم تكن بالضرورة المكان الأكثر سلمية، ولهذا السبب احتاجت أرقام المملكة للفرسان.
    O yüzden doğa uykuya karşı bir güvenlik önlemi oluşturmadı Ve bu yüzden de yetersiz uyuduğunuzda her şey çok çabuk ortaya çıkıyor, hem beyinde hem de vücutta. TED لذا لم تطور شبكة حماية، ولهذا السبب إذا كنت لا تنام بشكل كافٍ، فإن الأشياء ستنهار داخل عقلك وجسمك على السّواء.
    Ve bu yüzden, Baudelaireler'in aslında talihli olduğunu söylemekten mutluluk duyuyorum. Open Subtitles ولهذا السبب,أنا سعيد لأن أقول أل بودلير كانوا محظوظون جداً فى الحقيقة
    Ve bu yüzden de gelecek Birleşik Devletler başkanı olacağım. Open Subtitles وهذا هو السبب في أنني سأكون الرئيس المقبل للولايات المتحدة.
    Ona çocuk muamelesi yaptın baba Ve bu yüzden o da öyle davranıyor. Open Subtitles انت تتعامل معه وكأنه صغير ابي وهذا هو السبب في تصرفه بهذه الطريقة.
    Ve bu yüzden mi Hickory Sokağı'ndaki... sırt çantası dükkânında çalışıyordunuz? Open Subtitles .. و لهذا السبب كنت تعمل في محل الحقائب المطوية في طريق هيكوري ؟
    Bu yüzden, bugün yalan söyledim Ve bu yüzden, yarın da söyleyeceğim ve bence kimse beni durdurmaya kalkmasın! Open Subtitles لهذاالسبب كذبت اليوم و لهذا السبب ساكذب غدا و لهذا السبب لا احد يستطيع ايقافي 546 00:
    Ve bu yüzden her şeyin piyasalaşması, eşitsizliğin ve onun sosyal ve toplumsal sonuçlarınnı daha da keskinleşmesine neden oluyor. TED ولذا فجعل كل شيئ للسوق يزيد من لدغة عدم المساواة وتبعاتها المدنية والاجتماعية.
    Ve bu yüzden birşeyleri uzaklaştırmak için mücadele edip, toprağınızı savunmakla, aşırıya kaçan düşünce yapınıza daha da gömülmekle meşgulsünüz. TED ولذا تقضي أيامك في الخروج للقتال، والدفاع عن أراضيك، وتصبح أكثر رسوخاً في تفكيرك الأصولي.
    İletişim, Isaac için zordu Ve bu yüzden bilmesi gereken şeyi öğrenmek için geçici bir çözüm buldu. TED التواصل كان صعباً على آيزك و لذلك وجد حلاً لأكتشاف ما هو في حاجة إلى معرفته.
    Ve bu yüzden personel edinme yeteneğimi asla geliştiremedim. TED وهكذا لم يكن لي القدرة أن يكون لي موظفين
    Ve, Bu yüzden Cambridge de bir çok sert eleştiriye mağruz kaldım. TED ولذلك , ألقى الكثير من الانتقاد بهذا الشأن في كامبريدج
    Ve bu yüzden öldürüldü. Open Subtitles وهذا ما تسبب بقتله.
    Ve bu yüzden bu çocuğa yakın hissetmem mi gerekiyor? Open Subtitles ومن أجل ذلك من المفترض أن أشعر بالقرابة تجاه ذلك الطفل؟
    Ve bu yüzden konuşma dilinde zorluk yaşıyorlar. TED وبسبب ذلك فهم يواجهون العديد من الصعوبات مع اللغات.
    Bu hisse asla doyamam Ve bu yüzden her iki yılda bir yeni bir dil öğreniyorum. TED لا يمكنني الاكتفاء من ذلك الشعور، وهذا سبب تعلمي لغة جديدة كل سنتين.
    Sen bizim Atlas*'ımızsın Ve bu yüzden,zammı hakettiğini düşünmüyor musun? Open Subtitles أنت بمثابة الجبار الخاص بنا ولأجل ذلك ألاتظن أنك تستحق زياده
    Ve bu yüzden iş yerinde iş yapılmıyor, Y&T'ler yüzünden. TED و هذا هو سبب عدم إنجاز الأشياء في العمل انها بسبب الميم و الميم.
    Ya hiçbiri rasgele değilse Ve bu yüzden buradaysam? Open Subtitles ماذالولم يكونواعشوائيين... و لهذا أنا هنا؟
    Onun saygı duyduğu tek kişi sendin. Ve bu yüzden onun ruhunu parçaladın. Onu Bludhaven'da bir barınakta bulduk. Open Subtitles كنت الشخص الوحيد الذي اتّخذه قدوة، ولهذا فإنّك حطّمت روحه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more