"ve cadılar" - Translation from Turkish to Arabic

    • و الساحرات
        
    • والساحرات
        
    • والسحرة
        
    • فسيأتى
        
    "Lakin ağacın külleri saklandı ve cadılar bir hançer yaratıp, ağacın külüyle bağladı. Open Subtitles لكن رماد الشجرة تم إنقاذه و الساحرات صِغن خنجراً و الذي يسعه الإندماج مع الرماد.
    Orada sis ve cadılar dışında bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد هناك الا الضباب و الساحرات
    Büyücüler saklanmaya başlamadan önce, Mugglelar'ın bizi avladığı zamanlarda genç büyücü ve cadılar zulüm çekmemek için bazen güçlerini bastırırlardı. Open Subtitles قبل أن يذهب السحرة تحت الأرض قبل أن يصبحوا سرا عندما كان العامة لا زالوا يطاردوننا السحرة الأطفال و الساحرات في بعض الأحيان حاولوا قمع سحرهم
    Vampirler ve cadılar arasındaki bu savaş sınırlar ile ilgili değildi. Open Subtitles هذه الحرب بين مصّاصي الدماء والساحرات ليست على أرض بالمرّة
    Kurtlar ve cadılar ittifak sağlarsa evimizdeki dengeyi yeniden sağlayabiliriz. Open Subtitles تحالف بين المذؤوبين والساحرات سيعيد التوازن لوطننا.
    Vampirler ve cadılar hakkında olan kısım hariç. Open Subtitles عدا جزئيّة مصاصي الدماء والسحرة.
    Eğer başarısız olursak Davina ve cadılar görevi devralacak. Open Subtitles وإن فشلنا، فستتولّى (دافينا) والسحرة المهمّة
    Ekvatordaki hayvanlar iltifat edebilseydi Şükran Günü ve cadılar Günü aynı tarihte kutlanırdı. Open Subtitles اذا كانت الحيوانات على طول خط الأستواء تستطيع التملق فسيأتى عيد الشكر وعيد القديسين... فى نفس اليوم...
    Peki, silahlar ve cadılar. Open Subtitles حسناً, الاسلحة و الساحرات.
    Sonunda Franklin ve cadılar meclisi yaratığı toplayamamış çünkü büyüyü tamamlamak için gereken hayati malzemeyi sağlayamamışlar. Open Subtitles و في نهاية المطاف، فرانكلين و الساحرات لم يستطيعوا إيقاظ المخلوق لأنّهم كانوا غير قادرين على اكتساب ...العنصر الحيوي لإتمام التعويذة
    Çocukluğumdan pek şey hatırlamıyorum ancak vazgeçme, ölüm ve cadılar ile ilgili peri masallarını hatırlıyorum amaç temsili terimler aracılığıyla çocukların korkularıyla yüzleşmeleriydi ancak buranın temsili olmakla alâkası yok. Open Subtitles لقد مضى وقتاً طويلاً منذ كُنت طالباً جامعياً في العام الأول لكن يبدو أنني أتذكر قصص خيالية عن الهجر ، الموت والساحرات
    Onunla konuşabildiğim zaman belki de vampirler ve cadılar arasında süregelen bu savaşa bir son verebilmek adına ateşkes yapmayı önerebilirim. Open Subtitles سأقدر على مخاطبتها قريبًا وربّما أقترح عليها هدنة ما لذا إن وسعنا إنهاء الحرب بين ... مصّاصي الدماء والساحرات
    Bunun sebebinin Marcel ve cadılar olduğundan eminim. Open Subtitles أوقن أنّ (مارسل) والساحرات تصرّفوا بهذه الطريقة.
    Görünüşe göre, Regina ve cadılar içeriyi fena dağıtmışlar. Open Subtitles يبدو أنّ (ريجينا) والساحرات شربن كلّ ما في الحانة
    Gençliğimde kurtlar ve cadılar barış içinde yaşarlardı. Open Subtitles {\pos(190,230)} في شبابي، عمَّ سلام بين الذئاب والسحرة.
    Ekvatordaki bütün hayvanlar yağcılık yapmayı bilseydi Şükran Günü ve cadılar Bayramı aynı güne gelirdi. Open Subtitles اذا كانت الحيوانات على طول خط الأستواء تستطيع التملق فسيأتى عيد الشكر وعيد القديسين... فى نفس اليوم...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more