"ve dünya'" - Translation from Turkish to Arabic

    • والأرض
        
    • واستعمل الأرض كمرحاض له
        
    • و الأرض
        
    • وبالوقت الذي وصلت به لهنا
        
    • والحياة الموجودة على الأرض
        
    • لكن بوقت
        
    • للأرض
        
    Baylar, cennet ve Dünya felsefemizle oluşturduğumuzdan çok daha derin. Open Subtitles أيها السادة، تنطوي السماء والأرض على ما يفوق تصوّرات فلسفتنا.
    Tamamen farklı bir bakış açısı, kainata bakmıyorsunuz, sen ve Dünya birlikte kainatta sürükleniyorsunuz. TED إنها نظرة مختلفة بشكل تام، فأنت لا تنظر إلى أعلى الكون، بل أنت والأرض تجوبان الكون معا.
    Bir uzaylı ırkı, o şeyi hapsetmek için delicesine bir teknoloji geliştirmiş ve Dünya'yı çöplük yerine kullanmışlarsa, bunun tek bir nedeni olabilir. Open Subtitles إذا إمتلك جنس فضائي تقنية لحصر ذلك الشيء واستعمل الأرض كمرحاض له... فقد فعلوا ذلك لسبب واحد
    Göklerde ve Dünya'da bana artık yer yok. Ancak yüreğimde huzur var. Open Subtitles لا يوجد في السماء و الأرض مكان لي لكن قلبي يغمره السلام.
    Ama kapsülüm rotadan çıktı ve Dünya'ya vardığımda kuzenim çoktan büyümüş ve Superman olmuştu. Open Subtitles وبالوقت الذي وصلت به لهنا كان قد كبر ابن عمي بالفعل وأصبح "سوبر مان"
    Artık Zeo Kristali ve Dünya'nın koruyucuları sizlersiniz. Open Subtitles الآن عليكم حماية كريستالة (زيو) والحياة الموجودة على الأرض
    Ama kapsülüm rotasından saptı ve Dünya'ya vardığımda kuzenim çoktan büyümüştü ve Superman olmuştu. Open Subtitles لكن مركبتي أنحرفت عن مسارها , بالطبع لكن بوقت وصولي لهنا كان قريبي قد نضج و أصبح ( سوبرمان )
    Dünya'ya geri dönüyordum ve Dünya'da da bir şeyler değişiyordu. Open Subtitles كنت أهبط مجددًا للأرض وعلى الأرض, كانت الأمور تتغيّر أيضًا
    Bu resim çok güzel olmanın yanı sıra statiktir de. ve Dünya sürekli değişiyor. TED لكن رغم جمال هذه الصورة، إلا أنها ثابتة والأرض في تغير مستمر
    O zamanlar, dünyanın yalnızca küçük bir kısmı keşfedilmişti ve Dünya sınırsız görünüyor olabilirdi. TED في هذه الأيام، جزء صغير فقط من العالم قد تم اكتشافه، والأرض قد تبدو لانهائية.
    Ama Venüs'ün de tıpkı Mars ve Dünya gibi zamanla kaçan bir atmosferi vardır. TED لكن الزهرة كذلك به غلاف جوي يُفلت طوال الوقت، وكذلك المريخ والأرض.
    ve Dünya biçimsiz bir boşluktu derinlikleri karanlık kaplamıştı. Open Subtitles والأرض كانت خالية بلا ملامح وغطّى الظلام وجه الاعماق
    ve Dünya parçalanmanın eşiğine geldi. Open Subtitles والأرض كانت على بعد شعرة من التمزق الكليّ
    Cennet ve Dünya'da senin gördüklerinden çok daha fazlası var. Open Subtitles هناك أشياء فى السماوات والأرض أعجب من أى شئ يمكن تصوره
    Bir uzaylı ırkı, o şeyi hapsetmek için delicesine bir teknoloji geliştirmiş ve Dünya'yı çöplük yerine kullanmışlarsa, bunun tek bir nedeni olabilir. Open Subtitles إذا إمتلك جنس فضائي تقنية لحصر ذلك الشيء واستعمل الأرض كمرحاض له... فقد فعلوا ذلك لسبب واحد
    Ayrıca bilinen bir gerçektir ki, Tanrı Cennet ve Dünya'yı yarattı ve bizi de kendi görüntüsünde yarattı. Open Subtitles والمعرفة القصيرة و الأكيدة أن الرب خلق السماء و الأرض و خلقنا علي صورته
    Ama kapsülüm rotasından saptı ve Dünya'ya vardığımda kuzenim çoktan büyümüştü ve Superman olmuştu. Open Subtitles ولكن سفينتي خرجت عن مسارها وبالوقت الذي وصلت به لهنا (كان قد كبر ابن عمي بالفعل وأصبح (سوبر مان
    Artık Zeo Kristali ve Dünya'nın koruyucuları sizlersiniz. Open Subtitles الآن عليكم حماية كريستالة (زيو) والحياة الموجودة على الأرض
    Ama kapsülüm rotasından saptı ve Dünya'ya vardığımda kuzenim çoktan büyümüş ve Superman olmuştu. Open Subtitles لكن "مركبتي" أنحرفت بالطبع عن مسارها لكن بوقت وصولي لهنا كان قريبي قد نضج بالفعل وأصبح (الرجلالخارق)
    Bu heykel Ay ile ilgili. ve Dünya'ya olan uzaklıkla da orantılı. TED هذه منحوتة عن القمر. ومن ثم المسافة للأرض ، بالتناسب أيضاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more