ve daha sonra, ona Moss Hart hakkında konuşurken, dedim ki,... ...tanıştığınız zaman onun kim olduğunu biliyor muydunuz, | TED | ومن ثم قلت أنا، آه، لقد كانت تتحدث عن موس هارت، تعلمين، عندما قابلتيه كنت قد عرفتي أنه هو، |
ve daha sonra bir makale yazarlar, ve belki birkaç antopolojist bunu okur, ve biz çok egzotik olduğunu düşünürüz. | TED | ومن ثم يكتب رسالة بحث في هذا الخصوص .. ويقرأها بعض علماء الانسان وربما يظنون ان هذا مثير للاهتمام |
ve daha sonra beni ve birbirini arayan birkaç arkadaşım var. | TED | ومن ثم هناك بعض الأصدقاء يتصلون بي ، ويتصلون ببعضهم. |
ve daha sonra hangi kanıtın mahkemede geçerli olacağına karar vermeye başlayacaklar. | Open Subtitles | و بعدها سيختاورا الدليل الذي يشعرون بإنه مناسباً ليعطوه إلى المدعي العام |
ve daha sonra mortgage'inin küçük kiralık gecekondusu için ödediği şeye denkleştiriyor. | TED | وبعد ذلك يقومون بمقارنة رهنها مع ما دفعته في الإيجار لبيتها من الصفيح. |
Sizden hızlıca yapmanızı istediğim şey başınızla sağ tarafınızdaki kişiyi selamlamanız, ve daha sonra solunuzdaki kişiyi selamlamanız. | TED | ما اود منكم القيام به بسرعه، هو ان تقوموا بالايماء للشخص الجالس على يمناكم، و من ثم بالايماء للشخص الجالس على يسراكم، |
ve daha sonra bunu derinden değiştiren bir bakış açısını keşfettim. | TED | و عندها توصلت إلى طريقة أخرى للنظر إلى الأشياء و التي غيرت ذلك المفهوم من أساسه. |
ve daha sonra, doğrusu, örgüsel bir ağ biçimlendirebiliriz. | TED | ومن ثم يمكننا تشكيل ، ما يشبه ، الشبكة المعقدة. |
ve daha sonra size bunun bir harita olduğunu söylemek isterim. | TED | ومن ثم أود أن أقول لكم أن هذه هي خارطة. |
Kendinize istediğiniz kadar yemek için izin verin ve daha sonra bedeninizi neyin iyi hissettirdiğini bulmaya çalışın. | TED | اعطي نفسك إذن لتناول الطعام قدر ما تريد، ومن ثم ,العمل على معرفة ما الذي يجعل جسمك يمر بشعور جيد. |
Bu animasyonu yaratmak için bir stüdyodaki animatör gerçek hayatta ne olacağını tahmin etmeli ve daha sonra ona göre bu sahnenin animasyonunu yapmalı. | TED | لإنتاج هذه الرسوم المتحركة على الرسام أن يستبق الذي سيحدث في هذه اللعبة ومن ثم يحرك تلك القطعة بالذات |
ve daha sonra onları biraz kendi etraflarında hareket ettirmeye karar verdim bu sayede tarihte ilk defa, yüzleri aynı yöne dönük. | TED | ومن ثم قررت ان احرك الامور قليلاً وها هما لاول مرة في التاريخ ينظران الى نفس الوجهة |
ve daha sonra bunun bazı varyasyonlarını yaptım, ama bu hala grafiksel olarak hiç bütünleşmiyordu. | TED | ومن ثم قمت بعدة اوجه لذلك الامر ولكنه مازال نوعاً من ائتلاف تصويري عام |
Heykelin dokunsal parçalarının izole etme ve daha sonra bunun haberleşme sistemine konması fikriydi. | TED | وكانت الفكرة هى عزل عنصر اللمس عن المنحوتة، ومن ثم وضعها فى نظام إتصال. |
Böylece çevresindekileri görebilir, ve daha sonra etrafındakilere benzeyip ve gözden kaybolabilir. | TED | فيمكنها أن ترى بيئتها الخاصة، ومن ثم يمكنها أن تقلد بيئتها الخاصة و تختفي. |
l matematik yaptı. lt 'gonna aşık, bir yıl gibi beni, ve daha sonra tüm nişan ve düğün var. | Open Subtitles | ماذا ؟ لقد فعلت الحسابات ، سيأخذ مني الأمر سنة كي أقع بالحب و بعدها توجد مراسم الخطوبة و العرس |
Oh, Onu Çin Restoranı'na götüreceğim ve daha sonra belki parkta yürürüz. | Open Subtitles | اوه,أنا سأخذها لتناول الطعام الصينى و بعدها يمكن أن نمشى فى الحديقة |
Dalgamatiğin tarihçesine hızlıca bakacak olursak, rezonans gözlemleri ile başlıyor, Da Vinci, Galileo, İngiliz bilim adamı Robert Hook, ve daha sonra Ernest Chladni. | TED | إذاً، اذا ألقينا نظرة سريعة على تاريخ السيماتكس بداية من الملاحظات حول الصدى، بواسطة دافنشي، جاليلو، العالم الإنجليزي روبرت هوك، وبعد ذلك آرنست تشالدني. |
ve daha sonra Hanson Robotics'i, bu tip şeyleri kitleler için geliştiren firmayı kurdum. | TED | وبعد ذلك أنشأت هانسون للروبوتات، التي كانت تطوّر هذه الأشياء للتصنيع الشامل. |
ve daha sonra da 28 Şubat'ta. | Open Subtitles | في 14 من شباط و من ثم مجدداً في 28 في نفس الشهر |
Öncelikle seni iyileştireceğiz ve daha sonra hala özür dilemek istersen, buralarda olacağım. | Open Subtitles | سنعالجك أولاً و عندها سأكون موجودة إن أردت الاعتذار |
İkincisi yarı-etkin; domuz gribi örneğinde öğrencilerden arkadaşlarını göstermelerini istediğimiz gibi. ve daha sonra arkadaşlarını pasif olarak gözlemleyerek, grip olup olmadıklarına bakarak, erken tespitte bulunabiliriz. | TED | واحدة هي شبه نشطة كمثال الإنفلونزا الذي أعطيته حيث نجعل بعض الناس يرشحون أصدقائهم ثم يتم مراقبة أصدقائهم بشكل سلبي هل لديهم إنفلونزا أم لا ؟ ثم الحصول على تحذير |
Kulübelerini, böğürtlen korusunu, kazlarını, Sluch Irmağı' nı arkalarında bırakarak,... ...Filistin' e ve daha sonra Amerika' ya gittiler." | TED | فتركوا الكوخ، وغابة التوت البرية، والإوز، و نهر سلوتش، وذهبوا إلى فلسطين، ومن ثم إلى أمريكا." |