"ve en önemlisi" - Translation from Turkish to Arabic

    • والأهم من ذلك
        
    • و الأكثر أهمية
        
    • وقبل كل شيء
        
    • و الأهم من
        
    • والأكثر أهمية
        
    • وبشكل أهم
        
    • والأهم من هذا
        
    • والأهم من كل
        
    • والاهم من
        
    • و أهم
        
    • وأهم شيء
        
    • والأهم هو
        
    • و الأفضل من
        
    • واهم شيء
        
    • وبِأهمية جداً
        
    Kitap tasarımcısının sorumluluğu üç yönlüdür: Okuyucuya, yayıncıya ve en önemlisi yazara. TED مسؤولية مصمم كتاب لها أبعاد ثلاثة: للقارئ، والناشر، والأهم من ذلك كله للكاتب.
    ve en önemlisi, eğer ilkbahar ve sonbaharda yangın çıkarırlarsa, bunun yaz mevsimindeki yangınların kontrolden çıkmasını engellediğini anlamışlardı. TED والأهم من ذلك أنهم انتبهوا أنهم إذا أحرقوا في الربيع والخريف يتجنبون بذلك حرائق الصيف التي لا يمكن التحكم بها
    Mazoşist, sadist, çocuk katili ve en önemlisi yamyam. Open Subtitles عنفوانى , سادى قاتل الأطفال و الأكثر أهمية أنه آكل لحوم البشر
    Herşeyden önce ve en önemlisi, bilirsiniz, senaryolardır. Open Subtitles أعتقد ، أولا وقبل كل شيء ما إن ماعليهم فعله , تعلمون , مع الكتاب
    ve en önemlisi de, önce bizi yakalamanız gerekecek. Kos! Open Subtitles و الأهم من ذلك ، أن عليكم أن تمسكوا بنا أولاً
    Öyleyse parçacıkların kütleleri, kuvvetlerin direnci, ve en önemlisi, karanlık enerjinin miktarı bu ekstra boyutların şekli tarafından belirlenecektir. TED لذلك فإن كميات الجسيمات ، ونقاط قوتها والأكثر أهمية ، كمية الطاقة المظلمة يتم تحديدها بشكل الابعاد الاضافية
    ve en önemlisi, uçtan uca hatasız müşteri deneyimi ortaya koymak için gerekli olan işbirliği davranışlarını da güçlendirdiler. TED وبشكل أهم ، عززوا سلوكيات التعاون الضرورية لتوفير تجربة خدمة سلسلة للزبائن من البداية للنهاية.
    ve en önemlisi gerçekten umuyorum ki bu bilinmeyen bölgelerden geçerken müthiş keyif alırlar. Çünkü, biliyorum ki ben aldım. TED والأهم من هذا بأنني أتطلع بأنهم سيجدون سعادة كبيرة عبر مرورهم بهذه المناطق المجهولة، لأنني أعلم بأني قد اجنزت.
    Ve, en önemlisi de, bu kısıtlılık algımızla en güçlü yaratıcı yeteneklerimiz arasında da bir ortaklık olmasıdır. TED والأهم من ذلك, أن هنالك شراكة بين فهم هذه النواقص وأعظم ما نملك من قدراتنا الابداعية
    ve en önemlisi, üçüncü nokta ise artık Japonlar bizim tüm besin ihtiyaçlarımızı karşılayan sentetik kanı tamamladılar. Open Subtitles والأهم من ذلك هي النقطه الثالثه والآن بما أن اليابانيين أتقنوا دم صناعي.. الذي يلبي جميع حاجاتنا الغذائيه
    Virüsün tedavisi var mı? ve en önemlisi, yeniden ortaya çıkabilir mi? Open Subtitles الفيروس قابل للعلاج، والأهم من ذلك هل سيعود ثانية ؟
    Bugünden başlayarak kazananlar gibi oynayacaksınız, hareket edeceksiniz... ve en önemlisi, kazanan olacaksınız. Open Subtitles بدءاً من اليوم, سوف تلعبون مثل الفائزين و تتصرفون مثل الفائزين و الأكثر أهمية سوف تكونوا فائزين
    Bugünden başlayarak kazananlar gibi oynayacaksınız, hareket edeceksiniz... ve en önemlisi, kazanan olacaksınız. Open Subtitles بدءاً من اليوم, سوف تلعبون مثل الفائزين و تتصرفون مثل الفائزين و الأكثر أهمية سوف تكونوا فائزين
    ve en önemlisi, baba, oğlum onun içinde görünmekten hoşlanmıyor. Open Subtitles و الأكثر أهمية يا أبي أبني لا يحب ان يرى بداخلها
    Pekâlâ, ilk olarak ve en önemlisi ülkemizi geri almak istiyoruz. Open Subtitles حسنًا أولاً وقبل كل شيء, نريد أن نستعيد وطننا.
    ve en önemlisi, oyunun temposunu kontrol edeceğiz! Open Subtitles و الأهم من ذلك سنحافظ على إيقاع المباراة
    ve en önemlisi, onlara bu birliği fakültenin onları çalışmaya sevk edeceği ve bizim neyin işe yarayıp neyin yaramadığını değerlendirdiğimiz bir ortamda oluşturmalarına fırsat vereceğiz. TED والأكثر أهمية إعطاءهم الفرصة لبناء ذلك المجتمع مع دمج أعضاء هيئة التدريس أولئك في العمل وتقديرنا لما ينفع وما لا ينفع.
    Bu bağlamda, söylediğim gibi; bu hem kişisel olarak hem de şirketim açısından gerçek bir lütuf, çünkü daha derin bir seviyede iletişim kuruyoruz, anlaşmazlıktan kaçınıyoruz ve en önemlisi, takımım, onların ne düşündüğünün gerçekten önemli olduğunu biliyor. TED وبهذا الصدد ، أصبحت كما قلت نعمة حقيقية بالنسبة لي شخصياً ولشركتي. لأننا نتواصل بشكل أعمق نتجنب الغموض، وبشكل أهم فريقي يعلم بأن مايفكرون به مهم للغاية.
    ve en önemlisi, rüyalarının kızı ona karşı bir hamle yapmanı bekliyor. Open Subtitles والأهم من هذا فتاة أحلامنا التي تنتظر منك القيام بالمبادرة
    Nerde yaşar, nerde çalışır, ve en önemlisi, şu anda nerede olduğu. Open Subtitles أين يقطن ويعمل والأهم من كل ذلك أين يمكن أن يكون الآن
    ve en önemlisi, Heinz Şirketinin araştırma başkanını bana ödünç verdi. TED والاهم من ذلك، انه اعارني رئيس الابحاث في شركة هاينز.
    Giyiminden dolayı, gecikmenden dolayı ve en önemlisi öfkenden dolayı. Open Subtitles لذلك ارتديت الملابس لذلك تأخرت و أهم شيء لذلك انت غاضبة
    Bana bakmana ihtiyacım var, beraber uyumaya ve en önemlisi de beni sevmene. Open Subtitles أريدك أن تعتني بي ، أن تهتمي بي وأهم شيء أريدك أن تحبيني ، لأنني أحبك
    Evet, biraz delidir ama güzel, akıllı ve eğlencelidir ve en önemlisi de, sana katlanabiliyor. Open Subtitles أجل، إنّها مخبولةٌ قليلاً لكنّها جميلة، وذكيّة، ومضحكة والأهم هو أنّها تتحمّلك
    ve en önemlisi, yüksek basınçlı uçuş kanatları! Open Subtitles و الأفضل من كل هذا أجنحة ذات سرعة عالية
    Ayrıca köpek için hayvan yerlerini ara belki de birisi kayıp olduğunu bildirmiştir ve en önemlisi de şu bebekten kurtul. Open Subtitles ايضا, اتصل على خدمة الحيوانا من اجل هذا الكلب, من الممكن ان احد رفع تقرير عن ضياعه, و ، واهم شيء , انت تتخلص من هذه الدمية.
    Birincisi ve en önemlisi: Araba. Open Subtitles والأوّل، وبِأهمية جداً , uh، السيارة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more