Beni bıraktı, kapıya doğru yürüdüm içeri girmeden önce ona döndüm ve gülümsedi tam da yüzüme. | Open Subtitles | هو أوصلني للمنزل ، وذهبت الى الباب وقبل أن أدخل مباشرة ، إلتفتّ إليه وابتسم لي |
Oh çekerek, başını salladı ve gülümsedi. | Open Subtitles | فتنفّس الصُعداء, وأومأ برأسه وابتسم. |
Tanıklık yaptığım gün, o... bana baktı ve gülümsedi, sonra parmağını boğazı üzerinde gezdirdi. | Open Subtitles | شاهدت أعني , هذا الرجل قتل رجل في بدم بارد. شهد اليوم الأول , كان... نظر إلي وابتسم , |
Bana güzel göründüğümü söyledi ve gülümsedi. | Open Subtitles | قال أنني أبدول لطيفة وإبتسم لي |
Ve düşerken, bana baktı ve gülümsedi. | Open Subtitles | وقبل أن طاح نظر إليّ وإبتسم. |
Döndü ve gülümsedi. | Open Subtitles | فإستدار وإبتسم |
Genç adam da başını salladı ve gülümsedi. | Open Subtitles | ثم حرّك رأسه موافقًا وابتسم. |