"ve havuç" - Translation from Turkish to Arabic

    • والجزر
        
    • والتوت
        
    Bunlar yalnızca domates ve havuç yetiştirdiğimiz yerler değil. TED وهذه ليست قطعًا من الأرض حيث نزرع الطماطم والجزر فقط على حد سواء.
    Kereviz püreli nefis dil balığı ve havuç haşlama, yapmak için beni kullanıyor. Open Subtitles ليجعلني أصنع طعاما شهياً من السمك وحساء السيلري اللذيذ والجزر المقطع
    Unutmadan, buğdaylı makarna ve peyniri alıp içine yumurta beyazı ve havuç püresi eklersen sağlıklı bir yemeğin olur. Open Subtitles مهلاً , إذا أحضرتِ مكرونة القمح الكامل مع الجبن وألقيتِ فيها بياض البيض والجزر المهروس تكون وجبة صحية
    Biraz bezelye ve havuç için bir metrelik balçığın içinde debelenmeye hayat derim asıl. Open Subtitles أتعثر على عمق ثلاثة أقدام من الوحل من أجل بعض البازلاء والجزر هذه هى الحياة
    Keçiboynuzu kurabiyeleri ve havuç kesinlikle en sevdiğim tatlı alternatifleridir! Open Subtitles الكوكيز والتوت .. حرفياً حلوياتي المفضلة
    Keçimin adı Ron. Keçi maması, ot ve havuç yiyor. Open Subtitles . "ماعزي يدعى "رون . هو يأكل غذاء الماعز ، العشب والجزر
    Elma ve havuç sevdiğini biliyorum. Open Subtitles دعني أرى أعرف بأنها تحب التفاح والجزر
    Ve bunlar da kepekli, yağsız, şişmanlatmayan tatsız kurabiyeler kendi bahçemizden sebze burgerler ve organik yeşil salatalarımız brüksel lahanası ve havuç karışımından. Open Subtitles وهذه هي نخالة , خدمى أنشئ الدسم , لا الدهون الكوكيز الشوكولاته رقاقة... ... لدينا البرغر الحديقة النباتية , وقذف الخضر العضوية لدينا صلاح الدين... ... مع مزيج من براعم والجزر.
    Sadece keçiboynuzu kurabiyeleri ve havuç var. Open Subtitles مليئة بالكوكيز والتوت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more