Ve hepsinden önemlisi, buradan tren istasyonuna... nasıl gideceğimizi bilmeliyiz. | Open Subtitles | وأهم شىء على الإطلاق يجب أن نعرف كيف سنذهب من هنا إلى محطة السكة الحديد |
Ve hepsinden önemlisi, buradan çıkıp tren istasyonuna nasıI gideceğimizi öğrenmeliyiz. | Open Subtitles | وأهم شىء على الإطلاق يجب أن نعرف كيف سنذهب من هنا إلى محطة السكة الحديد |
Ve hepsinden önemlisi, burdan tren istasyonuna... nasıl gideceğimizi bilmeliyiz. | Open Subtitles | وأهم شىء على الإطلاق يجب أن نعرف كيف سنذهب من هنا إلى محطة السكة الحديد |
Gerçek katil, kurnaz, yaratıcı ve cüretli, ve "yalancı" katil, aptal, biat eden, Ve hepsinden önemlisi, kolay etki altına alınan. | Open Subtitles | القاتل الحقيقي، مخادع واسع الحيلة وجريء والقاتل المزّيف، غبي، متردد وفوق كل هذا إيحائي |
Burada gördüğünüz herkesin bir anısı var, bencil olmamasıyla, cömertliğiyle, örnek bir vatandaşlığıyla, ve, hepsinden önemlisi, doğruluğuyla. | Open Subtitles | كلاً من هؤلاء الناس لديهم قصةً خاصةً معه من الكرم والمواطنة الصالحة وفوق كل هذا نزاهته بالتأكيد |
Buna bir de açlığın, daracık bir yerde yaşamanın eski püskü kıyafetler giymenin ve ailesinin içinde bulunduğu kötü durumun yarattığı öfkeyi Ve hepsinden önemlisi, kibirini ekleyin. | Open Subtitles | أضيفي إلى ذلك حالة الحنق الناشئة عن جوعه المزمن وارتدائه ملابس بالية, ووضع أمه وأخته وفوق كل شيء, هناك الطموح, والغرور |
Ve hepsinden önemlisi güzel genç bir kadın ve sevgilisi birbirlerinin kollarına sarılmış, ölü bir şekilde yatıyorlar. | Open Subtitles | وفوق كل هذا لدينا أمرأه جميله وعشيقها |
Sanırım, fakat emin değilim Ve hepsinden önemlisi bilmiyorum. | Open Subtitles | اعتقد هذا، ولكني لست متأكداً ... وفوق كل هذا انا لا أعلم |
İlgi, şefkat, sadakat Ve hepsinden önemlisi ruhun cömertliği. | Open Subtitles | الاهتمام, التعاطف والتفاني في الولاء وفوق كل شيء, ربما |