"ve her nasılsa" - Translation from Turkish to Arabic

• وبطريقة ما
• وبشكل ما
• و بطريقة ما

Sonra lekeyi soğuk suyla yıkamaya gittim ve her nasılsa kendimi ıslak tişört yarışması adayı haline getirdim.
ثمّ، ذهبتُ لأغسلها بماءٍ باردة، وبطريقة ما دخلتُ في مُسابقة قميص مبلّل.

İçine eden sensin ve her nasılsa ben mi kötü adam oluyorum amına koyim?
تفسدين كل هذا وبطريقة ما أصبح أنا المخطئ؟

ve her nasılsa, sonuç olarak, benim kıskanç olduğum sonucuna vardılar.
وبطريقة ما ، من كل ذلك قرروا أنني شخصاً غيوراً

ve her nasılsa, rektör olarak seçtikleri kişi benimle Tina arasındaki ilişkiyi bilen adamdı.
وبشكل ما الرجل الذي إختاروه لأن يكون الرئيس هو الذي كان يعرف عني وعن (تينا)

ve her nasılsa, savaş bu büyüklüğümüzü dünyanın geri kalanıyla paylaşma şeklimizdi.
و بطريقة ما كانت الحرب هي طريقتنا لمشاركة عظمتنا مع باقي العالم

ve her nasılsa bu hasta edici durum sana bağlanıyor.
وبطريقة ما أصبح الأمر عقدة مربضة معكِ

ve her nasılsa hesabınızdan doktor olduğunuz bilgisi silinmiş.
وبطريقة ما أزالوا لقب دكتورة من حسابك

ve her nasılsa, kimse bilmeden önce bunu biliyoruz.
وبطريقة ما نعلم قبل الجميع

Suikast silahları ile dört isabet ve her nasılsa Sugar hala nefes alıyor.
اربع اصابات من طلقات نارية وبطريقة ما (سكر) ما زال يتنفس

Kadın, yani Sophia Loren'in karakteri eskiden bir hayat kadınıydı ve her nasılsa o sırada üç oğlu olmuştu.
هي،أي (صوفيا لورين) كانت عاهرة سابقاً وبطريقة ما ومع مرور الزمن كانت قد أنجبت ثلاثة صِبية

ve her nasılsa öğrendiler. Eskort kız olarak görüyordun.
وبطريقة ما أكتشفوا

Özetlersek, Frost Parkman'ı bıçaklıyor ve her nasılsa kimseye görünmeden otelden ayrılıyor ve sonra bilinmeyen bir kişi de Frost'u öldürüyor?
(أذا... (فورست) طعن (باركمان وبطريقة ما غادر الفندق بدون أن تتم مشاهدته

ve her nasılsa, rüyanız sayesinde, gerçeği bilen tek kişi sizsiniz.
و بطريقة ما, وفقاً لحلمك أنت الوحيد الذى تعرف الحقيقة

Ted, biz daha yeni çıkmaya başladık. Çok hızlı ilerlememek konusunda anlaştık, ve her nasılsa, hemencecik bir bebeğimiz oldu.
تد,لقد بدأنا المواعدة لتونا واتفقنا ان نتمهل و بطريقة ما أصبح لدينا طفل

Hiç, sadece nasıl olduysa evrendeki bütün manyakları ve ucubeleri bu uçağa doldurdular bir şekilde kontrolü onlara kaptırdılar ve her nasılsa biz de bunun tam ortasına düştük.
لا شيء, إلا أنهم بطريقة ما قاموا بوضع كل ... غريبيالأطواروالمخابيلفيالكونفيطائرة واحدة و بطريقة ما أصبحوا يتحكمون بالطائرة . و ثم أصبحنا عالقين نحن بينهم في المنتصف