"ve işkenceye" - Translation from Turkish to Arabic

    • و عُذبت
        
    • والتعذيب
        
    Martha Tabram tecavüze ve işkenceye maruz kaldı, sonra da öldürüldü. Open Subtitles "مارثا تيبرام" اُغتصبت و عُذبت ثم قُتلت
    Martha Tabram tecavüze ve işkenceye maruz kaldı, sonra da öldürüldü. Open Subtitles "مارثا تيبرام" اُغتصبت و عُذبت ثم قُتلت
    Bu, Zeus'un kehanetlerini bıraktığı için sonsuz bir yaşlılığa, körlüğe ve işkenceye dayanması için lanetlediği bir hakem olan Phineas'tı. TED لقد كان هذا فينياس، عرّافٌ حلّت عليه لعنة زيوس ليتحمّل الشيخوخة والعمى والتعذيب الذي لا نهاية له من جراء نبوءاته.
    Yıllar boyu gördüğü kötü muamele ve işkenceye rağmen hazinesinin yerini söylemedi. Open Subtitles سنوات من إعادة التأهيل والتعذيب فقد رفض الإفصاح عن مكان كنزه. ‏
    O piç kurusunun Domuzlar Körfezinde... ölüme ve işkenceye mahkum ettiği binlerce Kübalı için ağlayan yok ama. Open Subtitles لم أرى أحد يبكي لآلاف الكوبيين الذين حكم عليهم ذلك الوغد بالإعدام والتعذيب في خليج الخنازير
    Baba, eğer zor kullanma ve işkenceye izin verirsen kültürel düzen yerle bir olur. Open Subtitles أب، لو كان مسموحاً لك إستخدام القوة والتعذيب عندها تكون قد هدمت أخلاق الثقافه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more