"ve kötü günde" - Translation from Turkish to Arabic

• و الضراء
• مهما تغيرت
• نكون نتمسك ببعضنا
• في الصحة والمرض
• السراء والضراء في
• الأوقات الطيبةِ والسيئةِ

Ama biz iyi günde ve kötü günde her türlü zorlukta beraberce.
لكن ها نحنُ ذا في السراء و الضراء نُدخلُ و نُخرج.

İyi günde ve kötü günde Hep yanında olacağımı bilirsin
مهما تغيرت الأحوال أنت تعلم أنى سأكون دائماً حولك

- İyi günde ve kötü günde...
- لكي نكون نتمسك ببعضنا

İyi ve kötü günde onu sevmeyi, huzur vermeyi, ve kendini başkalarına değil sadece ona adamayı kabul ediyor musun?
هل ستحبها تريحها تمجدها وتبقيها في الصحة والمرض وتبتعد عن كل الأخريات ؟ وتبقي نفسك من أجلها طالما ما زلتما حيان ؟

Sen, Edward Vanderman Penelope Wilhern'i karın olarak kabul ederek onu sevip koruyacağına iyi günde ve kötü günde, varlıkta ve yoklukta hastalıkta ve sağlıkta ölene kadar onu sevip, yanında olacağına söz veriyor musun?
هل تقبل أنت ادوارد بنلوبي لتكون زوجتك ؟ في السراء والضراء في الفقر والغنى

Senin görevin, iyi günde ve kötü günde bu ilişkiye mutluluk tohumları ekmek... ailelerimiz arasındaki ilişkiyi daha da sağlamlaştırmak.
هذا واجبُكَ لفَهْم حسّاسية هذه الرابطةِ... ... للنشر سعادة في الأوقات الطيبةِ والسيئةِ لتَقْوِية روابطِ كُلّ علاقة

Birbirimize iyi günde ve kötü günde destek oluyoruz çünkü biz bir aileyiz.
نآزر بعضنا في السراء و الضراء لأننا بحكم العائلة

"iyi günde ve kötü günde onun yanında..."
في المرض والصحه في السراء و الضراء

İyi günde ve kötü günde beraber olacaklar çünkü Deb ve Leonard gerçekten...
و سيبقون مع بعض في السراء و الضراء -حقيقة, بسبب (ديب) و (ليونارد )...

İyi günde ve kötü günde Hep yanında olacağımı bilirsin
مهما تغيرت الأحوال أنت تعرف أنى سأكون دائماً حولك

İyi günde ve kötü günde, neşe ve kederde hastalıkta ve sağlıkta, ömrüm boyunca seni sevecek ve onurlandıracağım.
في السراء والضراء، في الصحة والمرض. سأحبك وأحترمك طوال حياتي.

Bu adamı iyi günde ve kötü günde bollukta ve yoksullukta hastalıkta ve sağlıkta ölüm sizi ayırana kadar eşin olarak kabul ediyor musun?
في السراء والضراء في الغنى وفي الفقر حتّى يفرّق الموت بينكما