Çimler yeşeriyor, ağaçlar dallarını salıyor, ve nehirler akıyor. | Open Subtitles | العشب ينمو والأشجار تمد فروعها والأنهار تتدفق |
O insan ölürse ağaçlar, köpekler ve nehirler de onunla birlikte ölecekti. | Open Subtitles | الأشجار، والكلاب والأنهار تكون ماتت معه |
Göller ve nehirler kurudu. Ormanlar çöle dönüştü. Ve bütün kıtalar çorak arazilerden başka bir şey değildi. | Open Subtitles | البحيرات والأنهار جفّفتَا، أصبحتْ غاباتَ الصحاري، وقارات كاملة تُحوّلتْ للا شيءِ أكثر مِنْ الأراضي المُقفَرّة القاحلة |
Göller ve nehirler kurudu. Ormanlar çöle dönüştü. | Open Subtitles | البحيرات والأنهار جفت أصبحت الغابات صحاري |
- Orada bebek kemiklerinden oluşan dağlar ve nehirler var mı? | Open Subtitles | حيث يتواجد جبل من عظام الأطفال وأنهار من الدماء؟ ماذا؟ |
Metan göller ve nehirler kesinlikle mevcut. | Open Subtitles | هناك بالتأكيد بحيرات وأنهار من الميثان |
Geriye kalanlar; yağmur ormanları ve nehirler, lagün, bataklık ve karayla örtülü. | Open Subtitles | والبقية تغطيه الغابات المطيرة والأنهار, البحيرات، المستنقعات ، و الشاطئ. |
"Doğuda başlayacak ve nehirler kanla dolup taşacak." | Open Subtitles | "وستنطلق من الشرق, والأنهار ستسيل كالدِماء." |
Sadece dağlar ve nehirler kaldı. | Open Subtitles | لكن الجبال والأنهار مازالت باقية |
ve nehirler onun boyunca zikzak çizerler. | Open Subtitles | والأنهار التي تتشكّل من خلال ذلك. |
%70 üstü okyanus ve... göller var, ve nehirler var... | Open Subtitles | أكثر من 70%محيطات و... بحيرات, وأنهار... |