"ve restoranlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • والمطاعم
        
    • ومطاعم
        
    • و مطاعم
        
    Şehirdeki bütün bar ve restoranlar kapalı. Çünkü gece sokağa çıkma yasağı ... Open Subtitles جميع المقهي والمطاعم في المدبنه تم إغلاقها
    Bu paraların, ortaya çıktığı yerler hakkındaki her şey... sadece bankalar değil, marketler ve restoranlar da dahil. Open Subtitles المعلومات، بل الكثير منها، كل شيء بدأً من مكان إنشائها وليس من البنوك فحسب بل حتى المحلات والمطاعم
    Oteller, pansiyonlar ve restoranlar hakkında aptalca yazılar yazarım,.. Open Subtitles أكتب مقالات غبيّه عن الفنادق والمطاعم والمصايف
    Burada planlanan rezidanslar, gökdelenler deniz kenarında düşünülen dinlenme yerleri ve restoranlar gibi yatırımlarla Baltimore'un vergi yükünü düzenleyecek ve şehrimizi yeniden inşa edeceğiz. Open Subtitles ولوجود تطورات مثل الذي هنا أبراج سكنية مصممة بوجود واجهات بحرية مجزئة ومطاعم
    Peki alışveriş ve restoranlar. Open Subtitles حسناَ تسوق ومطاعم
    Giyim mağazaları, homolar için ucuz dükkânlar ve restoranlar. Open Subtitles والآن، محلات وهمية و مطاعم للمثليين.
    Rahatlık veren şeyler, ATM'ler ve restoranlar gardını indirmene neden olur. Open Subtitles القليل من وسائل الراحة أجهزة الصراف الآلي، والمطاعم يخدعونك لتتخلى عن دفاعاتك.
    Bölgelerinde çok miktarda yemek, karton ve plastik atık üreten dükkanlar ve restoranlar vardı. TED في منطقتهم يوجد العديد من المقاهي والمطاعم والتي تسهلك الكثير من الاطعمة والورق المقوى - الكرتون - والمخلفات البلاستيكية
    Beyaz insanlar ve restoranlar. Open Subtitles ناس ذوي بشرة بيضاء ، و ومطاعم
    Bu insanlar o aynı boş araziyi ve o aynı terk edilmiş evleri yeni girişimler ve kazanç için bir fırsat olarak görüyorlar, o kadar ki eski modeller Detroit'e taşınabilir, konut alabilir, başarılı işler ve restoranlar kurabilirler ve mahallelerinde başarılı topluluk aktivistleri olabilirler, olumlu bir değişimi beraberinde getirerek. TED يرى هؤلاء الأشخاص أن الأراضي الخالية نفسها... ...وأن تلك المنازل المهجورة نفسها... ...تعتبر فرصة لأفكار،... ...وأرباح رائدة جديدة،... ...إلى درجة أن عارضات الأزياء السابقات... ...قد ينتقلن إلى ديترويت،... ...ويشترين الأراضي والمنازل، ويؤسسن شركات... ...ومطاعم ناجحة،... ...ويصرن نشطاء مجتمع ناجحين في أحيائهم،... ...محدثين تغييراً إيجابياً جداً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more