Burası riskli ve tehlikeli bir yer o yüzden dikkatli olun, ve unutmayın kullandığı obje her neyse onu alacağız ve Depo'ya götüreceğiz. | Open Subtitles | المكان ملعون و خطير لذا كونا حذرين و تذكرا سناخذ أي قطعة أترية يستخدمها |
Sen çok uzun ve tehlikeli bir geçmişi olan bir adamsın. | Open Subtitles | أنتَ رجل بماض طويل و خطير |
Zor ve tehlikeli bir uygulamadan bahsediyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تتحدث عن عملية صعبة و خطيرة |
"Planking" çok salakça ve tehlikeli bir moda. | Open Subtitles | الانبطاح ظاهرة غبية جداً و خطيرة أيضاً |
Tahminimce tanınmayan ve tehlikeli bir grup için çalışıyorlar. | Open Subtitles | تخمينى أنهم يعملون لصالح جماعة, ذكية وخطيرة جداً. |
Lucches'lar, Ülkemizdeki diğer 5 aile kadar... saldırgan ve tehlikeli bir çetedir. | Open Subtitles | اللوكيزيس واحدة من خمسه عائلات شريرة وخطيرة علي الامة باأكملها |
Hayır, bu sorumsuzca ve tehlikeli bir şey. | Open Subtitles | لا ، لا ، هذا ... هذا مستهتر و خطير. |
Eski ve tehlikeli bir yer. | Open Subtitles | المكان قديم, و خطير |
Kötü ve tehlikeli bir fikirdi. | Open Subtitles | ـ لقد كانت فكرة سيئة و خطيرة. |
Aptalca ve tehlikeli bir şey. Bizim aptalca ve tehlikeli şeyler yaptığımız zamanları hatırlar mısın? | Open Subtitles | هذا لأنها غبية وخطيرة أتتذكرين عندما كنا أغبياء وخطيرين؟ |
Haydutlar tarafından yönetilen sokaklarda güvenliği sağlamak karmaşık ve tehlikeli bir iştir. | Open Subtitles | إنّ حراسة الشوارع المملوكة للمجرمين معقدة وخطيرة. |
Bu dava benim ölümlülüğümü heyecanlı ve tehlikeli bir şekilde keşfetmem için çok güzel bir fırsat. | Open Subtitles | تلك القضية هى الطريقة الأفضل لي لإستكشاف فنائي بطريقة مُثيرة وخطيرة |
Çok vahşi ve tehlikeli bir bölgeye gidiyoruz. | Open Subtitles | سنذهب إلى مدينة برية وخطيرة جداً |
Ona tapan büyük ve tehlikeli bir tarikatın lideri oldu Davut Oğlu diyorlar. | Open Subtitles | ...لقد أصبح قائداُ لطائفة كبيرة وخطيرة ينادونه بإبن داود... |