Önceleri Tanrı için savaştığımızı sanıyordum sonra farkına vardım ki, servet ve toprak için savaşıyoruz. | Open Subtitles | فى البداية إعتقدت كنا نحارب فى سبيل الله ولكننى إكتشفت أننا نحارب فى سبيل الثروة والأرض |
Altın topraktan gelir, ve toprak onu geri aldı. | Open Subtitles | انظر للأمر من هذه الناحية لقد خرج الذهب من الأرض والأرض استعادته |
Tüm tundra boyunca, nehirler ve toprak kaskatı donuyor. | Open Subtitles | عبر سائر أنحاء التندرة، تتجمد الأنهار والأرض في أماكنهم |
Ormanı yeşil renkte 3B olarak görüyorsunuz ve toprak yüzeyinin altında yapılan altın madenciliğinin etkilerini görüyorsunuz. | TED | ترون الغابة باللون الاخصر في الصورة ثلاثية الابعاد وترون التأثير الناتج من التنقيب عن الذهب تحت سطح التربة |
Aynı zamanda kitlesel yok oluş ve toprak dejenerasyonu gibi başka korkunç gelişmelerin de hala mümkün olduğunun "teknik olarak" farkındayız. | TED | ونرى أيضًا أنه من المحتمل توقع حدوث تطورات كارثية أخرى نحن نرى أمورًا مثل فناء وتدهور التربة... نعم، من ناحية تقنية. |
Doğa ve toprak'ın güçleri, sizi çağırıyorum. | Open Subtitles | بقوى الأمِّ والأرضِ. أُحضرك.. أنا أُحضرك |
- ve toprak una dönüşür. - Amin. | Open Subtitles | ـ والغبار يصبح الزهور ـ آمين |
Bir ejderhanın kanı diğerini yıkayacak ve toprak iyileşecek. | Open Subtitles | دم التنيـن تمسح بها, جسد آخر والأرض ستعالج |
Büyük Ayin başladı ve toprak, masum kanı istiyor. | Open Subtitles | الطقوس الكبرى قد بدأت. والأرض تبكي بدموع الأبرياء. |
Bir adamla parası ve gücü için çıkmaktan çok daha fazlası Ünlü tablolar, uçaklar, gemiler ve toprak için de. | Open Subtitles | الكثير ليعود الرجل لله المال والسلطة. الفن والطائرات والقوارب والأرض. |
Ben de dahil olmak üzere bütün erkekler gümüş ve toprak ister. | Open Subtitles | الفضة والأرض هي ما يحتاجه كل الرجال ولست مختلفاً .. |
ve toprak yani hava ile toprak soğuk havalarda karanlıklarda hava ile toprak soğuklarda taştan konutlarda ne yazık ki miladın altıncı yüzyılında hava toprak deniz toprak büyük derinliklerde taştan konutlar denizde karada ve havada büyük soğuklar toparlarsak bilinmeyen nedenlerle tenise rağmen gerçekler ortada ama yanıtı zaman verecektir | Open Subtitles | ثم الأرض أي الهواء و من ثم الأرض في البرد القارس الظلام العظيم والهواء والأرض مملوءة بالحجارة في البرد القارس وأسفاه, في عام الرب 600 وشي ما في الهواء |
ve toprak buza dönüşecek, | Open Subtitles | والأرض ستصبح كالجليد كانه عصر جديد يبدأ |
Su ve toprak Bükücüler! Mayınları etkisiz hale getirin. | Open Subtitles | خارقين الماء والأرض ،فجروا هذه الالغام |
Mimari; beton, çelik ve toprak malzemelere dayanmaz. | TED | العمارة ليست مبنية على الاسمنت . والحديد ومكونات التربة |
Basınç ve toprak direnci için 6.5 cm kare başına tonlar düşüyor. | Open Subtitles | أنظر , كله هنا هذا هو الضغط والشكل الهندسى لمقاومة التربة |
Bilim insanları, hayata dair bir iz bulmak için kaya ve toprak örneklerini analiz etmeye can atıyordu. | Open Subtitles | كان العلماء ملهوفين لإختبار عينات من التربة والصخور تدلهم عن أثر للحياة |
Kokusu çam ağacı ve çivi ve toprak gibiydi. | Open Subtitles | رائحته تشبه خشب الصنوبر و المسامير و التربة |
Üstünde su tabakalarını, drenaj çukurlarını ve toprak yapısının emme kapasitesini görebilirdiniz. | Open Subtitles | يمكنك رؤية جداول المياه المختلفة، المصارف تركيبة التربة وقابلية النقل .. |
Doğa ve toprak'ın gücüyle sizi çağırıyorum. | Open Subtitles | بقوى الأمِّ والأرضِ. أُحضرك |
- ve toprak una dönüşür. - Amin. | Open Subtitles | ـ والغبار يرجع الزهور ـ آمين |