| Sadece ay ve yıldızlarla ilgili saçmalıklar. | Open Subtitles | فقط بعض التخيلات حول القمر والنجوم |
| Ve ay ve yıldızlarla ilgili birkaç saçmalık. | Open Subtitles | وأيضاً بعض الهراء حول القمر والنجوم |
| Ay ve yıldızlarla ilgili bir şey söylemiştiniz. | Open Subtitles | لقد أخبرتني بشيء حول القمر والنجوم |
| Eski bir yolun sonu ve yıldızlarla döşeli yeni bir tanesinin başı. | Open Subtitles | أوه، نعم. شيء عن نهاية الطريق القديم وابتداء واحد جديد، كله مرصوف بالنجوم. |
| Yatakhanemin kapısını kilitsiz bırakabiliyor, çimlerde yalın ayak yürüyebiliyor ve yıldızlarla dolu bir gökyüzü görmek için yukarı bakabiliyordum. | TED | كنتُ أستطيع مغادرة غرفة السكن دون إغلاق، والمشي حافية القدمين على العشب، والنظر إلى أعلي لرؤية سماء الليل مليئة بالنجوم. |
| Gezegenler ve yıldızlarla kıyaslandığında küçük olmalıyız-- aksi taktirde yer çekimi tarafından ezilirdik. | TED | كما ينبغي أن يكون صغيرًا، مقارنة بالنجوم والكواكب -- وإلا سحقتنا الجاذبية. وفي الحقيقة نحن في المنتصف |
| Gökyüzüne bak. Bulutsuz ve yıldızlarla kaplı. | Open Subtitles | إنظر إلى السماء الصافية ومليئة بالنجوم |
| "Gök yüzündeki kırlangıçların kavgası dolunay ve yıldızlarla dolu gökyüzündeki sonsuz şarkılarını söyleyen yaprakların kudretli şarkısı eski bir çığlık gibi toprağı yoruyor. | Open Subtitles | "القمر المكتمل و السماء الممتلئة بالنجوم "و الاغنية الصاخبة لأوراق الشجر دائمة الغناء "أخفوا جميعهم صَرخَة الأرض المنهكة العتيقة |