"verebileceğini" - Translation from Turkish to Arabic

    • أن بإمكانه
        
    • ستعطينا
        
    O şeylere zarar verebileceğini bildiğimiz tek kişi sensin. Open Subtitles أنت الوحيد الذي نعرف أن بإمكانه إيذاء تلك الأشياء
    Emir verebileceğini zannediyor. Open Subtitles يظن أن بإمكانه إصدار الأوامر فحسب
    Ara verebileceğini söyledim. Open Subtitles - أخبرته أن بإمكانه أخذ إستراحة -
    Bu şirket, ağaçları kesmek veya artık ne içinse parkın dönümüne binlerce dolar verebileceğini söylüyor. Open Subtitles تقول هذه الشركة أنّها ستعطينا آلاف الدولارات عن كلّ هكتار فقط مقابل قطع الأشجار أو ما شابه
    Levine'e, taşıdığın Hannah Geist mikrobundan biraz verebileceğini söylemiştim. Open Subtitles لقد اخبرت ليفين انك ستعطينا بعضا من مرض هانا جايست التي كنت تحملها
    Bize Nash'i verebileceğini söylemiştin. Open Subtitles قلتَ أنها ستعطينا (ناش).
    Bana cevapları verebileceğini düşündüm. Open Subtitles اعتقدت أن بإمكانه إخباري

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more