"vereceğim ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • سأعطيه
        
    • سأولي
        
    Onunla buluşacağım, kaseti ve filmi vereceğim ve her şey bitecek. Open Subtitles ما الفرق، دعني ألتقي بهِ سأعطيه الشريط و الفيلم و ينتهي كُل شيء
    Ona ekstra sevgi vereceğim ve umarım karım da hatasını anlar. Open Subtitles سأعطيه بعض الحب الإضافي ومتمنياً عودتها لصوابها
    Ama o adam bir kez daha USPIS'nin Berlin Duvarını nasıl "postaladığından" bahsederse, ona senin adresini vereceğim ve ondan ilelebet yılbaşı kartı alacaksın. Open Subtitles ولكن إذا أخبرني مرة أخرى عن كيف أن الخدمة البريدية ترسل بالبريد أسفل جدار برلين سأعطيه عنوان منزلك
    Dikkatimi vereceğim ve sınıfın ön tarafında oturacağım. Open Subtitles سأولي اهتمام بالدرس وأجلس في مقدمة الصفوف الدراسية
    Dikkatimi vereceğim ve sınıfın ön tarafında oturacağım. Open Subtitles سأولي اهتمام بالدرس وأجلس في مقدمة الصفوف الدراسية
    Ona öğüt vereceğim ve rehberlik edeceğim ve bana ne zaman ihtiyacı olsa yanında olacağım. Open Subtitles ...سأعطيه النّصيحة و سأرشده وسأكون هنا كلّما أحتاج لي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more