"vurulup" - Translation from Turkish to Arabic

    • بالرصاص
        
    • تم إطلاق النار
        
    Sayın Vali, bildiğim kadarıyla bebek vurulup öldürülmüştü. Open Subtitles يا سيادة المحافظ، لقد فهمت أن الطفل قد قتل رمياً بالرصاص مع والديه
    1887'de Omaha'da vurulup öldü. Open Subtitles لقد قُتِل رمياً بالرصاص في أوماها عام 87
    Sonuçta, beş yıl birlikte olmuşlardı, sonra günün birinde, durup dururken, gün ortasında, arabası için vurulup, öldürülmüştü. Open Subtitles أعني، أنهم بتاريخ لمدة خمس سنوات، ومن ثم، فجأة، انه يحصل بالرصاص في وضح النهار لسيارته سخيف.
    Niye vurulup öldürülen bir adam olmak istersin ki? Open Subtitles لماذا تريد ان تصبح شخص مات رميا بالرصاص
    Sorguluyoruz. Burada bir öğrenci vurulup öldürüldü. Open Subtitles استجوابناه,تم إطلاق النار و قتل طالب في هذا المبنى هذه اليلة
    Eve gitmek için aracına biniyor ve çetelerin tarzında yakın mesafeden vurulup öldürülüyor. Open Subtitles إستقل سيارته ليذهب لمنزلِه، و تم إطلاق النار عليه من مسافة قريبة بطريقة مشابهة لإسلوب العصابات.
    - Şoförü vurulup öldürülmüştü. Open Subtitles الذي خطف في الشارع المقابل على مسافة قريبة من هنا؟ وقتل سائقه بالرصاص - ذلك.
    İngiliz sivil savaşı sırasında bir parlamenter tarafından tesadüfen vurulup öldürülmüş. Open Subtitles وأثناء الحرب الأهلية في"أنجلترا" قُتل بالرصاص على يد برلماني.
    Roma'da vurulup öldürülmüştü. Open Subtitles مات بالرصاص في روما
    Yani Hixton'ın dairesinde vurulup öldürülmesinden az önce birlikte olmanız, tümüyle bir tesadüftü. Open Subtitles إذن هي مجرد صدفة أنّكَ كنتَ مع (جاي هيكستون) قبل فترة وجيزة من قتله بالرصاص في شقته؟
    Arabanın içinde vurulup öldürüldü. Open Subtitles قتل رميا بالرصاص أمام تماما
    Fakat şiddet kontrolden çıkmıştı ve şiddete bulaşmayan insanlar vurulup öldürülüyordu. Birisi bakkaldan bir paket sigara alacaktır veya birisi durakta otobüs bekliyordur veya çocuklar parkta oynuyordur ve parkın diğer tarafındaki şiddetten bihaberdir fakat onları gelip ziyaret eder. TED ولكن مستوى أعمال العنف بدأ في الخروج عن نطاق السيطرة، وأصبح أناس ليس لهم علاقة بأعمال العنف يصابون بالرصاص ويقتلون. كشخص ما يذهب لشراء علبة من السجائر من المتجر، أو شخص في موقف إنظار الباص ينتظر وصول الباص لركوبه، أو صبية صغار يلعبون في الحديقة وهم غافلون تماماً عن العنف الذي يحدث في الطرف الآخر من الحديقة، ولكن العنف كان يصلهم ويصيبهم.
    Basının Alfabe Katili adını verdiği adamın bu akşam vurulup öldürüldüğüne inanıyoruz. Open Subtitles نعتقد أن الرجل الي أطلقت عليه الصحافة إسم (قاتل الأبجدية) تم إطلاق النار عليه و قتله هذا المساء
    Her şeyin sarpa sardığı olayda, saldırgan kimliği belirsiz başka bir saldırganca vurulup buraya tedavi edilip sonrasında tutuklandığı yere getirildi. Open Subtitles "في تحول للأحداث، تم إطلاق النار على اللص من قبل مهاجم غير معروف وتم إيصاله هنا.." "حيث تم معالجته واعتقاله في الحال، والشرطة لا تصدر تعليقات حينما نسأل.."

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more