Winston'ın yanaklarını almış ama ruhunun daha karmaşık olduğunu hissediyorum. | Open Subtitles | لديه و جنتا وينستون لكنني أشعر أن روحه معقّدة أكثر |
Nadine Winston'ın ölümünü tekrar canlandırıyoruz. | Open Subtitles | حسنا,نحن نقوم باعادة تشكيل موت ناديا وينستون,صحيح؟ |
Winston'ın apartmanlarına gitmek için araba ayarlayın. Bu tür arzuları ortaya çıkaran her şeyi toplayacağız. | Open Subtitles | جهز عربة لشقة وينستون سنفتشها بدقة لأي شيء يثبت شذوذه |
Biraz çift taraflı bant, Winston'ın kedisini tıraş edebiliriz... | Open Subtitles | احضري شريطا من وجهين يمكننا ان نحلق قطة وينستون |
Nick ve ben bir kanala girip Winston'ın serbest bıraktığı porsuğu yakalamaya çalıştık. | Open Subtitles | أنا ونيك ذهبنا إلى قناه تهويه لنمسك بنمس أطلقه وينستون |
Yani illa da bir şey diyeceksek bu hikaye Winston'ın ne kadar kararsız olabileceğiyle ilgilidir. | Open Subtitles | أقصد ,لو كانت شيء فإنها نوعا ما قصة عن كون وينستون غير حاسم |
İmzalayacağı belgeler götürmüştüm. Bu fotoğrafta Bay Winston'ın masasında bir boşluk görünüyor. Bazı evraklar alınmış olabilir. | Open Subtitles | " أجل لدي صورة هنا لفراغ على مكتب السيد " وينستون يلمح إلى أن أوراقاً تمت إزالتها |
Bill Winston'ın bürosundan aldığınız evraklar için arama emri. Az sonra bazı müvekkillerim gelecek ama bununla ilgileneceğim. | Open Subtitles | " إنها مذكرة تفتيش للأوراق التي أؤخذت من مكتب " بيل وينستون |
Merhaba, Julia Winston'ın sesli mesaj servisi. | Open Subtitles | " مرحباً , وصلت البريد الصوتي لـ " جوليا وينستون رجاءً أترك رسالةً بعد سماع الصافرة |
Ve eminim ATF Winston'ın neden burada olduğunu öğrenmek için çok ilgili olacaktır. | Open Subtitles | وانا متأكد أن (أ.ت.ف) يريدون ان يعرفوا كيف انتهى امر شخص مثل (وينستون) |
Kürsüye senin çıkman Winston'ın elini güçlendirir sadece. | Open Subtitles | ويضعك في موقع الدمية في يد وينستون |
Winston'ın deyişiyle "Bir boka yaramaz." | Open Subtitles | او كما يقول وينستون هراء الحصان |
Winston'ın masası hariç ama polis akademisi sınavına çalışmak için o kullanıyor ve rahatsız edilmek istemiyor. | Open Subtitles | بجانب طاولة وينستون لكنه يستخدمها ليدرس من اجل اختباره في اكاديمية الشرطة "ولا ينبغي ان "يُزعج |
Winston'ın o tarihe kadar iyileşeceği söyleniyor. | Open Subtitles | حيث سيكون "وينستون" بحلول ذلك الوقت قد تماثل للشفاء بما يكفي. |
Winston'ın oyuncakçı dükkanındaymışsın. | Open Subtitles | التحقت بمتجر وينستون للالعاب |
Polis, Winston'ın diğer elemanlarını da özel bir jet'e binerken yakaladı. | Open Subtitles | أيضاً إعتقلت الشرطة هؤلاء الأعضاء الآخرين لفريق (وينستون) في مطار بورتلند حيث حاولوا الاقلاع بطائرة خاصة. |
Sean sen ve Winston'ın yakın zamanda burada içtiğinizi söyledi. | Open Subtitles | قال لي (شان) أنك أنت و (وينستون) قد شربتم هنا منذ أيام |
Bill Winston'ın durduğu yere manken koydum. | Open Subtitles | " لقد ركزت دمية حيث وقف " بيل وينستون |
Winston'ın hediyesi. | Open Subtitles | لقد أعطاني إياها وينستون |
Patron, az önce Joseph Winston'ın çalınan telefonundan gerçek zamanlı bir şey yakaladım. | Open Subtitles | أيها الرئيس، لقد وفقت بشيئ مع هاتف، (جوزيف وينستون) المسروق |