"yükleyiciyi" - Translation from Turkish to Arabic

    • الصاعق
        
    • عبئة
        
    Fakat her kim ise, yükleyiciyi çalan kişiyle bağlantılı olma ihtimali çok yüksek. Open Subtitles ولكن مهما كان يبدو أنهم متورطون في ما هو اكثر من سرقة الصاعق
    Orası yükleyiciyi elde edecek olan adamları gördüğüm son yerdi. Open Subtitles كان اخر مكان رأيت فيه الرجال الذين سيكون لديهم الصاعق
    Şu an, tek istediğim, yükleyiciyi bulmamıza yardım edecek olan uygun şeyleri bulmak. Open Subtitles أما الان، فانا أريد الأشياء التي يمكن أن تساعدنا في العثور على الصاعق
    yükleyiciyi kullanmak isteyecek olan herhangi birinin, reaktörün güvenlik duvarını geçmesi gerekecektir. Open Subtitles أي أحد يحاول استعمال هذا الصاعق لابد أن يتسلل ألكترونياً إلى نظام أمن المفاعل
    yükleyiciyi doldur. Open Subtitles عبئة لنا
    yükleyiciyi, bu santrallerin kontrolünü ele geçirmek için kullanacaklarını farzetmeliyiz. Open Subtitles لابد أن نفترض أنهم استخدموا هذا الصاعق للسيطرة على هذه المفاعلات
    Eğer bu gerçekten o ise, yükleyiciyi kapatabilirim ve geri kalan santrallerin erimelerini engelleyebilirim. Open Subtitles ماذا يعني هذا؟ لو أن هذا صحيح، فيمكننا إيقاف الصاعق وإيقاف باقي المفاعلات من الانصهار
    Ya yükleyiciyi planlamadan sorumlu olan insanları buluruz ya da nükleer bir felakete doğru sürükleniyoruz. Open Subtitles إما أن يعثر على المسئولين عن تخطيط هذا الصاعق وإلا فستحدث كارثة نووية
    Eğer bu gerçekten o ise, yükleyiciyi kapatabilirim ve geri kalan santrallerin erimelerini engelleyebilirim. Open Subtitles هذا حقيقي، يمكنني إطفاء هذا الصاعق وإيقاف بقية المفاعلات من الانفجار
    Ya yükleyiciyi planlamadan sorumlu olan insanları buluruz ya da nükleer bir felakete doğru sürükleniyoruz. Open Subtitles عن تخطيط هذا الصاعق وإلا فستحدث كارثة نووية
    yükleyiciyi bizzat kendim yönetmem gerekecek. Open Subtitles لابد أن أتعامل مع أمر هذا الصاعق شخصياً,
    Eğer yükleyiciyi bir saat içinde bulmazsak 6 adet çok önemli nükleer felaket gerçekleşecek. Open Subtitles إذا لم نعثر على الصاعق خلال ساعة سيكون لدينا ست كوارث نووية
    Eğer yükleyiciyi bulmazsak, yaklaşık iki saat içinde, beş nükleer reaktör kritik duruma geçecek. Open Subtitles في خلال ساعتين تقريباً، فإن 5 مفاعلات نووية ستكون حالتها بالغة الخطورة إلا إذا عثرنا على الصاعق
    Eğer oğlunu kurtarırsak, yükleyiciyi bulmamız ve nükleer erimeleri engellememiz için bize yardım edeceği konusunda anlaştı. Open Subtitles لقد وافقت على أن تساعدنا في العثور على الصاعق وإيقاف انصهار المفاعلات إذا أنقذنا حياة ابنها
    Teröristlere, yükleyiciyi ele geçirmek için yardım eden kişi. Open Subtitles ذلك الشخص الذي ساعد الارهابيين في الحصول على الصاعق
    Hâlâ yükleyiciyi bulmaya çalışıyoruz. Open Subtitles لازلنا نحاول العثور على الصاعق. هذه هي الطريقة الوحيدة لإيقاف
    Demek, teröristler yükleyiciyi bu şekilde ele geçirdiler. Open Subtitles هكذا تمكن الإرهابيون من الحصول على الصاعق
    CTU, yükleyiciyi etkisiz hale getirmek için drinfelt modülü kullanıyor. Open Subtitles الوحدة تحاول إيقاف الصاعق باستخدام صيغة خاصة
    Santralleri erimeden engellememiz için yükleyiciyi bulmamıza yardım edebilecek herhangi birisinin ismini istiyorum. Open Subtitles أريد اسم اي أحد يمكنه مساعدتنا في العثور على هذا الصاعق لإيقاف المفعلات من الانصهار
    İkisiyle birlikte çalışıp yükleyiciyi bulmamız gerekiyor. Open Subtitles لابد أن ننسق بينهما ونعثر على هذا الصاعق حسناً
    yükleyiciyi doldur. Open Subtitles عبئة لنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more