"yüzbaşının" - Translation from Turkish to Arabic

    • الكابتن
        
    • النقيب
        
    • الملازمة
        
    Ama yinede diğer gönüllüler arasında Yüzbaşının görevinin başında olmasını beklemek ve görevlerimizin ne olduğunu anlamak üzerine büyük bir mücadele vardı. TED وحينها حدث سباق جري بين المتطوعين للوصول الى الكابتن المسؤول عن توزيع المهام لكي يحصلوا على مهمة مميزة
    Yüzbaşının yanında oturan genç dostumuz kim? Open Subtitles من هذا الشخص ضئيل الحجم الجالس بجوار الكابتن ..
    Yüzbaşının affına sığınarak... kara kıçımı öpün komutanım. Open Subtitles تحايل على الكابتن بأدب يا سيدي أما انا فقبل قدمي
    Çok gizli efendim, bence, Yüzbaşının bilmesi gerekenler bu kadar. Open Subtitles إنها سريةٌ للغاية, سيدي، وأظن أن النقيب ليس بحاجةٍ لمعرفتها.
    Yüzbaşının ölümünün intihar olmadığını nasıl ispatlarız? Open Subtitles كيف نثبت أن موت الملازمة لم يكن إنتحاراً؟
    Şu Yüzbaşının, ilk benim çıkmamı istemediği kesin bir şey. Open Subtitles هذا الكابتن لم يريدني أن أذهب في البداية
    Belki Yüzbaşının Londra'daki evine girenlerdir. Open Subtitles ربما ايا من كان اقتحم شقة الكابتن فى لندن
    Küçük bir bağış. 200 pound ve Yüzbaşının savaş madalyası. Open Subtitles إرث صغير فقط 200 جنيه وميداليات الكابتن الحربية
    Sizin ya da Yüzbaşının yanında kendime güçlü diyemem. Open Subtitles لن أدعوا نفسي قوياً في رفقتك ورفقة الكابتن
    Bir Yüzbaşının, riskleri ve adamlarına beklenmesi gerekenleri anlatması lazım. Open Subtitles على الكابتن أن يشرح الأخطار ويخبر رجاله بما ينتظرهم
    Ama doğru olanı yaptım. - Yüzbaşının adı ne? Open Subtitles ولكنى فعلت ما هو صواب ما هو اسم الكابتن ؟
    Sana Yüzbaşının favori odasını göstereyim. Open Subtitles اسمحوا لي أن تظهر لك إلى غرفة المفضلة الكابتن.
    Bu cesur Yüzbaşının hala işimize yarayabileceğini düşünüyorum. Open Subtitles إعتقدت بأن الكابتن الشجاع ربما يكون مفيدا لنا
    Bir Yüzbaşının peşinden gideceksek profilden çok kanıt lazım. Open Subtitles ,لنذهب وراء الكابتن ,نحن بحاجة الى أكثر من المواصفات .نحن بحاجة الى دليل
    Eve Yüzbaşının Marwan'ın ölüm işine bulaştığını düşünüyor. Open Subtitles ايف تعتقد ان الكابتن وقع بفخ ليتقل مروان
    Ama o Yüzbaşının bu işe bulaşabileceğini düşünüyor. Open Subtitles ولكنها تعتقد ان الكابتن ربما يكون معهم في ذلك
    Tabi depoda Yüzbaşının bizle birlikte saldırıya uğradığını bilmezlerse. Open Subtitles عدا ان الكابتن حليفنا عندما هوجمنا بالمخزن كان سيقتل
    Yüzbaşının olası halefini araştırmak isteyeceğini tahmin etmek sürpriz olmaz. Open Subtitles ليست فكرة عظيمة لتخيل أن النقيب سيرغب بمراجعة بديله المتحمل
    Leva diyor ki, Yüzbaşının karısına göz koymuşsun, peşinden koşuyormuşsun. Open Subtitles ليفا يقول انك كنت تلاحق بعينيك زوجة النقيب ككلب صيد في مطاردة
    Efendim. Yüzbaşının 106.'ya götürülmesi gerekiyor. Open Subtitles إن سيادة النقيب يحتاج إلى توصيلة للقطاع 106
    Siz oyun oynarken, Abby Yüzbaşının kaçırıldığı gün nerede olduğunu buldu. Open Subtitles بينما ثلاثتكم تلعبون آبي وجدت أين كانت الملازمة قبل اختطافها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more