Deniz dibindeki yıkıntıdan kendi galaksiler arası motorlarını kolayca değiştirebilirler. | Open Subtitles | يسنطيعون اتعاده استخدام المولد من بين الحطام |
Kendi şirketlerini mahveden ve dünyayı krize sokan insanlar yıkıntıdan servetlerine hiçbir şey olmadan çıktılar. | Open Subtitles | الرجال الذين دمروا شركاتهم و دفعوا بالعالم إلى الكارثة تركوا الحطام ورائهم و معهم كامل ثرواتهم |
"bundan iki hafta sonra yıkıntıdan başka hiçbir şey olmayacak." | Open Subtitles | و لن يتبقى شيئاً بالبلاد إلا الحطام |
Bizi yıkıntıdan korumuş olmalı. | Open Subtitles | لابد من أنها حمتنا من الحطام |