"yıkadığını" - Translation from Turkish to Arabic

• تغسل
• يغسل
• غسلت
• بغسل
• تغسلين
• يغسلها

Ermalinda aynı gömleği her gece yıkadığını söylüyor, doğru mu?
إرمليندا تقول بأنك تغسل نفس القميص في كُل ليلة , هل هذا صحيح ؟

Yalnızca mimarlık yapmak yerine kamyon yıkadığını karısına söylemek için fazla gururlu, değil mi?
لكن سيبالغ بالتباهي لو أخبر زوجته بأنه يغسل الشاحنات بدلاً من كونه مهندساً معمارياً, صحيح؟

Her şeyi açıklayabiliriz. Madam Hydra'ın Doktorun beynini yıkadığını söyledi.
يمكننا تفسير كل شيء- إنها تدعي أن السيدة هايدرا غسلت دماغه-

Anne olay esnasında duşta... olduğunu, saçını yıkadığını söyledi,
الأم قالت انها كانت في المروش وقت حدوث ذلك تقوم بغسل شعرها

Ve sonunda senin saçlarınla onun ayaklarını yıkadığını görmek istemiyorum.
لا أرغب أن تنتهي معه في مجمع سكني خيري وأنتِ تغسلين رجله بواسطة شعر رأسك

Anne olay esnasında duşta... olduğunu, saçını yıkadığını söyledi,
قالت الأم أنها كانت في الحمام تغسل شعرها لكن...

Yani anne saçını nerede yıkadığını karıştırmış.
إذن اختلط عندما كانت تغسل شعرها

Nerede bulaşık yıkadığını görmek isterdim.
أريد أن أرى أين تغسل صحونك

Bart'ın annesinin iç çamaşırını yıkadığını görmeyi tercih ederim.
(أرغب بأن أرى أم (بارت تغسل ملابسها الداخلية

Sorgu denetçisi ellerini yıkadığını söyledi ama iyice ovalamadıysa sensörleri kandırabilir ve terlemez.
الفاحصه تجعل كل خاضع للأختبار أن يغسل يديه، ولكن ما لم تقم بفرك يديك بقوه فأجهزة الأستشعار يمكن أن تنخدع .بأنك لا تتعرق

O çocuğun yemek yapmadan önce sebzeleri iyice yıkadığını sanmıyorum.
لا أظنُ أن ذلك الفتى يغسل الفاصوليا لهم جيدًا قبل طهوها

Çok yakında değildim ama ben ayrılırken, kıyıda kıyafetlerini yıkadığını gördüm, bana oralarda yaşıyor gibi geldi.
ولكن عندما كنت راحلاً رأيته يغسل بعض الملابس عند الشاطئ مثل أنه ربما يعيش هناك ...

Dün gece bulaşıkları yıkadığını sanıyordum.
ظننتك غسلت الأطباق ليلة أمس

Annem en sevdiğim kotlarımı yıkadığını söyledi ben de onları arıyorum.
أمى قالت أنها غسلت بنطال (الجينز) المفضل لدى ولم أتمكن من إيجادهم

Büyükannene ellerini nasıl yıkadığını göster.
أري جدتك كيف غسلت يديك

Lütfen bana, onların çamaşırlarını yıkadığını söyleme.
ماذا? من فضلك لا تقولي أنك تقومي بغسل ملا بسهم.

Ellerini yıkadığını bilmeleri yeterli.
أنهم فقط بحاجه لمعرفة أنك تقوم بغسل يديك بعد أستخدامه

Bunları elde yıkadığını söylemiştin.
أخبرتيني بأنك تغسلين هذه يدويًا.

- Gece 2:00'de çamaşır yıkadığını duydum.
-لقد سمعتكٍ تغسلين الملابس الساعه الثانيه صباحاً

Onu yıkadığını söylüyordu. Ama şüphelerim var.
لقد قال أنه كان يغسلها لكنني لدي شكوكي