Şuna bak, içeride nasıl da yıkanıyor. | Open Subtitles | أنظري إليها في الداخل و هي تستحم |
Düzenli olarak yıkanıyor musun? | Open Subtitles | هل تستحم في هذه الأيام |
Meyve suyu için midenizde yer bırakın. Maggie kâsede yıkanıyor. | Open Subtitles | دعوا مكاناً للشراب، (ماغي) تستحم في الوعاء |
Yo, sanırım yıkanıyor. | Open Subtitles | لا، أظنّها تغتسل |
- yıkanıyor muyum, boğuluyor muyum? | Open Subtitles | - هل أنا أغتسل أم أغرق ؟ |
Şu an banyoda yıkanıyor. | Open Subtitles | إنه في الحمام الآن يغتسل |
Ben dışarıda aç sefil geziyor, yalakta yıkanıyor ve kahvaltıda kuş yemi yiyordum. | Open Subtitles | أستحمّ حمّاماً قذراً وأتناول بذور الطيور على الفطور |
Bir kız yıkanıyor. | Open Subtitles | هنالك فتاة تستحم |
Yukarıda, yıkanıyor. | Open Subtitles | إنها في الأعلى ، تغتسل |
- yıkanıyor. | Open Subtitles | -. -انها تغتسل . |
- yıkanıyor muyum, boğuluyor muyum? | Open Subtitles | - هل أنا أغتسل أم أغرق ؟ |
Deli gibi yıkanıyor! | Open Subtitles | إنه يغتسل مثل المجنون |
- Fil yıkanıyor, memsahib. | Open Subtitles | الفيل يَأْخذُ حمّاماً شيء آخر |