| Eski derimi kendimle beraber çok uzaklara, oradan oraya sürükleyen bir yılanım. | Open Subtitles | أنا ثعبان يجر جلده القديم معه لفترة طويلة. |
| Kendi yılanım yok. | Open Subtitles | ليس لديّ ضفائر شعر لا أمتلك ثعبان |
| Ben senin gibi bir yılanım Senin gibi bir kalp ile. | Open Subtitles | أنا ثعبان مثلك. مع قلب مثل لك. |
| yılanım onları yiyor. | Open Subtitles | صفحتي ثعبان يأكل الضفادع. |
| -Benim de yılanım. -Olan birini tanıyor musunuz? | Open Subtitles | ـ حصلتُ على كلب ـ لدىّ ثعبان |
| Bir zamanlar bir yılanım vardı. | Open Subtitles | كان لدى ثعبان ذات مرة |
| Ben yeşillikteki yılanım. | Open Subtitles | أنا ثعبان في العشب. |
| yılanım. Öyle mi? | Open Subtitles | - ثعبان الحيوانات الأليفة. |
| Fare yiyen bir yılanım var. | Open Subtitles | -لديّ ثعبان ذرة يأكل الفئران . |
| Ama sana söylemeye çalıştığım şey sana yardımcı olacaksa o halde ben yılanım Ant. | Open Subtitles | ولكن إن كان يساعد في فهمك ما أحاول قوله فإذاً... (أنتني), أنا ثعبان |
| Ben yılanım. Fare yerim. | Open Subtitles | -أنا ثعبان وآكل الفئران . |