"yılansın" - Translation from Turkish to Arabic

• ثعبان
• أفعى
• الأفعى
• افعي

O zaman da bir yılandın, hâlâ da bir yılansın.
كنت ثعبان ذلك الحين، وكنت ثعبان الآن.

Evet, bir yılansın.
هذا يجعلك ثعبان

Masum çiçekler gibi görünüyorsun ama onların altındaki bir yılansın.
تبدين مثل الوردة البريئة لكنكِ أفعى من الداخل

- Sen bir yılansın! - Kesinlikle, teşekkür ederim.
أنت أفعى تزحف عبر الأعشاب - هذا حقيقي ..

Bunu dinlemem gerekirdi. Çünkü sen gerçekten herkesin söylediği gibi kendini beğenmiş sığ bir yılansın.
كان عليّ الإصغاءُ إليهم، لأنّكَ الأفعى الأنانيّ السطحيّ، كما وصفكَ الجميع.

Tom'u kendinle birlikte pisliğin içine çekmeye çalışan bahçedeki yılansın ama hâlâ biraz iyilik yapmak için bir şansın var.
أنت الأفعى في الحديقة محاولة اسقاطه أرضاً معك في القذارة ولكن ما زال بامكانك أن تفعلي شيئاً جيداً

Evet Curtis. Sen de hâlâ ikinci sınıf bir yılansın.
نعم يا كيرتس و انت مازلت افعي قذره

Hayır, sen hala bir yılansın.
لا، أنت مجرد ثعبان.

Oh, sen küçük bir yılansın.
أوه، كنت ثعبان قليلا سيئة.

- Sense yılansın - Gerçekle yüzleşelim kardeşim
- أنك ثعبان في العشب

- Onayladı mı? Sen bir yılansın.
أوه، أنت ثعبان

Sen bir yılansın.
أنت ثعبان.

Gerçek bir yılansın, değil mi?
أنت أفعى حقيقية،أليس كذلك؟

Sen bir çıngıraklı yılansın. Çıngırağını kullansana!
أنت أفعى مجلجلة إستخدم جلجلتك

Ne kadar tüylü bir yılansın.
-أنت أفعى مكسوة بالفرو

Sen bir yılansın Falco.
إنت أفعى ، (فالكو)

Sen yılansın.
أنتِ الأفعى

Sen gerçek bir yılansın.
انت افعي حقيقيه يا رجل