Bu Küba'dan bir örnek. Sesli bir oyuncak bisiklet zili olarak kullanılmış. Bu da pirinç torbalarından yapılmış bir yağmurluk. | TED | هذه كوبا، وهذه هي إعادة تدوير لعبة حادة كجرس دراجة. وهذا بدلا من ذلك ، معطف واق من المطر مصنوع من أكياس الأرز. |
yağmurluk, bir çift galoş ve birkaç kitap. | Open Subtitles | معطف للمطر و زوجين من الحذاء المطاطى وعدة كتب |
Eski bir çift spor ayakkabısı, bir yağmurluk ile başıma geçirebileceğim bir çorabın yok mu? | Open Subtitles | أليس لديك زوج قديم من الأحذية ؟ معطف وجورب أغطى بة رأسى ؟ |
Babam yağmurluk alacak herkesin artık bir tane aldığından endişeli. | Open Subtitles | والدي كان قلقاً ، من أن كل شخص ينوي شراء معطفاً ، لديه معطف مسبقاً |
35 yıl boyunca yağmurluk sattım ben. | Open Subtitles | لا تحدّثني عن العمل، كنت أبيع المعاطف المطرية لـ35 سنة |
Aniden, bir filmden fırlamış gibi makineli tüfekli bir adam çıktı üzerinde bir yağmurluk ve düz bir şapka vardı. | Open Subtitles | وفجأة خرج رجل بمدفع رشاش من قاعة السينما وكان يرتدي معطف مطري وقبعة مسطحة |
Ama... parmakları... plastik yağmurluktan kaydı... çünkü yağmurluk çok kaypaktı. | Open Subtitles | لَكنَّهم أصابعهم إنزلقتْ مِنْ البلاستك الذي في المعطف المطري |
Başında bir yağmurluk vardı. Neden bir yağmurluk giysin ki? | Open Subtitles | و مخفيا رأسه بمعطف مطر لماذا معطف مطر؟ |
Hayır, tam olarak yağmurluk değildi ama ince ve hafifti. | Open Subtitles | لا لم تكن سترة قصيرة تماما لكن كانت خامة رقيقة خفيفة |
Fakat alamayacağımdan, sadece bir yağmurluk istiyorum. | Open Subtitles | ولكنني لن أحضى بها إذاسأطلب فقط معطف واق من المطر |
Çünkü asla yağmurluk ve kaloş olmadan yağmurda oynamam. | Open Subtitles | لأنني لا ألعب في المطر أبداً من دون كالوشات و معطف |
yağmurluk yerine ne kullanabilir biliyor musunuz? | Open Subtitles | أنت تعرف ماذا كان يمكن استخدامها كما معطف واق من المطر؟ |
İbuprofen. Güneş gözlüğü. Plastik bir yağmurluk. | Open Subtitles | ايبوبروفين، نظارات شمسية، معطف بلاستيكي للمطر، |
Güneşli bir günde yağmurluk giymene gerek yoktur. Tüm bu kız muhabbetlerinin dilinde mi bu şeyler? Evet, aynen o dildeler. | Open Subtitles | في اليوم المشمس لا تحتاجين إلى معطف يقي من المطر وكل هذه اللغات التي تتحدثها الفتيات. |
"Bu akşam terminal tower'ın çatısında, üstümde sadece yağmurluk olacak şekilde buluşalım" | Open Subtitles | سأقابلك فى أعلى البرج الليلة لا أرتدي شىء سوى معطف مطر |
1.80 boylarında, kumral. Üzerinde yağmurluk olan biri. | Open Subtitles | ستّة أقدام، شعر أسمر، ويرتدي معطفاً واقياً من المطر. |
Dediğine göre üzerinde yağmurluk varmış. 1.80 boylarında, kumral. | Open Subtitles | قال أنّ الرّجل كان يرتدي معطفاً واقياً من المطر. |
Bağlantın siyah bir yağmurluk giyiyor. | Open Subtitles | سيرتدي من ستلقينه معطفاً أسود. |
38 yıl boyunca yağmurluk sattım. | Open Subtitles | كنت أبيع المعاطف المطرية لـ38 سنة. |
En son 14/7/99'da görüldü, kapişonlu sarı yağmurluk giyiyordu. | Open Subtitles | آخر مرة شوهد فيها 14/7/99 يرتدي معطف مطري أصفر |
Yani yağmurluk giyen adam kongreye gitmek için Hale gibi davrandı ve bu olaydan altı ay sonra gerçek Hale'i öldürdü. | Open Subtitles | إذا الرجل ذو المعطف المطري ظهر بإسم (هيل) ليدخلالكونجرس.. وبعد 6 أشهر قتل (هيل) الحقيقي ... |
Kafeteryada Merete ile konuşan adam Uffe'yi yağmurluk giymiş bir adamla gördüğünü söylemiş. | Open Subtitles | الرجل اللذي تحدث لـ(ميريت) بالمقهى يقول: إنه رأى (أوفي) مع رجلٍ بمعطف للمطر. |
Bir yağmurluk giydiğini hatırlıyorum. | Open Subtitles | اتذكر انه كان يلبس سترة قصيرة |